20 Nisan, 2024, Cumartesi
DOLAR32.5038
EURO34.7826
ALTIN2499.5
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Bu günlük…

Bir hafta sonu yazımla yine sizlerle birlikteyiz. Bu günlük diyerek başladım anlatacaklarıma.

Bugünü yaşarken veya yaşamak isterken dünden ve bu sabahtan başlayan programları olanlar vardır. Bazılarınız bugün piknik yapmak için kentin gürültüsünden uzaklaşma isteğinde olmalısınız. Birkaç arkadaşla buluşup farklı ortamlarda sohbet etmek veya günü farklı yaşamak isteyenleriniz vardır.

Örneğin bizim için bugün farklı bir gün olacak. Şubat ayının son Cumartesi günü olduğu için, her ayın son Cumartesi günü gerçekleştirdiğimiz “Şiirini alda gel!” etkinliğimiz var.

Kıbrıs şehidi Albay Halil İbrahim Karaoğlanoğlu parkı yanındaki Belediye Kent Müzesi’nin ikinci katında bulunan ‘şor odası’nda ozanlar ve şairler buluşacak, aynı zamanda dinlemek veya izlemek isteyen tüm vatandaşlarımızı da bu etkinliğe gelebilecekler.

Bu etkinlik dördüncü kez gerçekleşecek. Her geçen programda türkü ve şiirseverlerin sayılarında artışlar yaşanırken, salonun dolu dolu olması ayrı bir güzellik katılar etkinliğe.

İnsanlar arasında tanışma, kaynaşma, sohbetle birlikte duygulu türküleri söyleyen ozan ve aşıklarımızla, yine duygulu şiirleriyle programı renklendiren şairlerimizle kentte kültür ve sanatsal alanda çalışmalara insanların susamışlıklarını da görmekteyiz.

Osmaniye’nin Düziçi, Kadirli ilçeleri, köylerimizle birlikte, Dörtyol, Adana, Ceyhan gibi yerleşim birimlerinden programa renk katanlar oluyor.

Kentin tanıtılması için uğraş verenler için bu tür etkinliklerin artırılmasından yanayız. Değişik sivil toplum kuruluşlarının da farklı ortamlarda böylesi etkinlikler yapmasını bekliyoruz.

İnsanlar konuşmalı, tanışmalı, kaynaşmalı. Duygularını, görüş ve düşüncelerini bir şekilde anlatabilmeli ki, görünemeyen, bilinmeyen olaylar paylaşılarak ortada sorun varsa çözümlenmeli, güzellik varsa birlikte sevinilmelidir.

Kişileri düşünce ve görüşlerinden dolayı öteleyerek, karşılaştıklarında burun kıvırıp, uzatılan eli tersleyerek, kentte barış ve güzellik yaşanmaz.

İnsan ilişkilerine farklı olaylarla örnekler verebiliriz. Rüzgar, kırdığı daldan geri dönüp özür dilese bile dal bir kez kırıldığı için bir anlam taşıyabilir mi?

Dost sohbetlerinde kentin kalkınması, gelişmesi ve tanıtılması için süslü sözler kullanan biri, böylesi güzel sohbetin ardandan da yaşadıkları ile başkalarını ötelemesi, ayrımcılık yapması neye yarar.

Yaşadıkları gibi olabilmek, olduğu gibi yaşayabilmekten neden kaçınıyor bu insanlar!?

Türkü söyleyenler ile şiir yazanlar tüm canlıları severler, çünkü onlar yürekleri ile bağlıdır dünyadaki tüm varlıklara…yaşanan olaylara eleştiri yapılabilir, ancak bu tepkiler daha sağlıklı, güzel ve yaşanabilir bir ortam özlemiyledir.

Bugün piknik alanlarına gidecek olanları bir kez daha uyarmak istiyorum; gittiğiniz piknik ve mesire alanlarımızı nasıl bulmak istiyorsanız, öyle bırakmaya özen göstermelisiniz.

Siz kirli bırakırsanız, sizden sona gelenler bıraktığınız alanda piknik yapamazlar, bu olayı da bırakın sizden sonra gelenlerin farklı tepkileri, hatta küfürler edebileceğini aklınıza getirir.

Bir ateş yakılması kadar temizlemek için zaman harcamayacağınız piknik alanlarımızı temiz bırakmaya önem vermiyorsanız, güzel nedir bunu bilemiyorsunuz demektir. Saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar