Bozgunculuk ; ailede, akrabalar arsında, mahallede, komşulukta, köyde, kentte, yer yüzünde insanların birbirleriyle olan münasebetlerini bozmak; yerleşmiş sistemi ve düzeni kendi çıkarları doğrultusunda aksatmak; problemler çıkararak iyi işlerin yapılmasını engellemek v.s . gibi tutum ve davranışlardır.
Oysa, verilen sözlere sadık kalmak, akrabalık bağlarını gözetmek, kul hakkına riayet etmek, komşuluk haklarına uygun davranmak, toplumun yerleşmiş düzenine sayılı olmak, toplum içinde bozgunculuktan uzak durmak, Allah Tealâ tarafından emredilmiştir.
Cenâb-ı Allah; Kur’ân-ı Kerim’deki:“Allah’a verdikleri sözü, pekiştirilmesinden sonra bozanlar ve Allah’ın korunmasını emrettiği şeyleri (akrabalık bağlarını vs.) koparanlar ve yeryüzünde fesat çıkaranlar var ya; işte lânet onlara, yurdun kötüsü (Cehennem ) de onlaradır.” (Ra’d,13/25) ayeti ile bozgunculuk etmenin, fesat çıkarmanın cezasının Cehennem olduğunu buyurmuştur.
Torunum,
Aç göklere; minik, masum ellerinle,
Temiz nefesin, duru dileklerinle,
Yakar da, Râb kötülüğe elin gersin!
Yüce Râbbim dualarını kabul edip,
Kalbine merhamet, yüzüne ar versin!
Mum gibi çevreyi aydınlatmak için,
Kendini yiyip bitirdi için için!
Taş kalpleri yumuşatmak amacıyla,
Başındaki ilâhî Resûl tacıyla!
Hiçbir şey beklemeden kendini verdi,
Müşriki ateşten kurtarmaktı derdi!
