26 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.5468
EURO34.9721
ALTIN2439.7
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Bir kez olsun samimiyet!

Bin insanın yalan söyleyebilmesinin zor olabileceğine inananlardanım. Ama günümüzde, doğruyu söylemekten kaçınarak; yalanı su içer gibi söyleyenlerin sayıları her geçen gün artış gösteriyor.

Oysa yalanlar, günün birinde gerçekle yüzleştiğinde; yalanın yüzü kızarır, güneş görmüş kar gibi erir diye düşünüyorum.

Bir kez samimi şekilde konuşabilsek, bir kez olsun hareketlerimizde ve uygulamalarımızda söylediklerimiz gibi yaşayıp yaşatabilsek, çok mu zor!?

Birileri yaptıkları görevlerinden sorumluluk duyarken, bu sorumluluklar karşısında samimi olmadıkları zaman, karşısında kendilerini izleyenler tarafından tepki görebilirler.

Aslında her yönetici karşısındaki kişiler, yani yönetilenler tarafından tepki görür. Bu tepkiler; olumlu veya olumsuz şekilde ortaya çıkar.

Hataların üzeri örtülmek istenircesine, olmayanlar olmuş gibi gösterilmeye çalışılırsa, yıllar sonrası olması istenenler; yarın olacakmış gibi konuşulursa burada tepkiler doğal olarak yapılacaktır.

Bu tür olaylar karşısında, birileri çıkar  konuşulanların samimi olup olmadığını düşünmeden destekleyici olumlu tepki verir.

Birileri de çıkar, konuşulanları inceler, daha önceki konuşmaları araştırır, düşünür ve samimiyetsiz bularak olumsuz tepkiler verebilir.

Geçtiğimiz günlerde yeni Adli yılın açılışı yapıldı. Yargının bağımsızlığı ve adalet üzerine çok sayıda konuşmalar yapıldı.

Öyle sözler kullanıldı ki, konuşulanları iyi okuyanlar; ülkede hukuk sisteminde adaletli uygulamalar olayı ortaya çıkıyordu.

Hukuk devletinde adalet ve yargı kararlarının tartışılması olayı toplumsal ve devletin sağlıklı yönetilip yönetilmediği tartışmasını ortaya koyar.

İktidar partisi sözcülerinin “yeni Anayasa” üzerindeki konuşmaları yine yeni adli yıl açılışı ile konuşulan sözler arasında yerini aldı.

İktidar partisi sözcülerinin de adalet ve yargı sistemi ile ilgili sıkıntılarının olduğunu kullandıkları sözlerden anlıyorduk.

İktidarda 20 yıldır yönetimde olan bir siyasi partinin “adalet ve yargı” ile ilgili sızlanmalarda bulunmasını anlamakta zorlanıyorum.

Hani “halk oylaması” yapılmıştı ve bu oylama öncesinde adalet ve hukuk sisteminde iyileştirmelerden konu eden sözler verilmişti.

Anayasa değişikliğindeki bazı maddelerin değişmesi için vatandaş olurunu vermişti ama ne oldu da değişikliklerin ardından yıllar geçmesine rağmen hala “Adalet ve yargı sistemi” tartışılıyor!?

Kimse kimseyi kandırmak üzere kendisini yormasın! Kimse kendi başarısızlıklarını örtbas edebilme adına gerçek olmayan olayları gerçekmiş gibi vatandaşın gözlerinin içine baka baka söylemesin!

Ülkede yargının sağlıklı çalışmadığı konuşuluyorsa, bir yerlerde sıkıntı yaşanıyor demektir. Hukuk devletinde yangı bağımsızlığı önemlidir.

Eğer yargının işleyişinden şikayetler artıyorsa, yargı bağımsızlığını yitiriyor anlamına gelir.

Yargının bağımsız olarak çalışmasının önündeki engelleri bulmak ve çözümlemek ortaya çıkar ki, 20 yıldır ülkeyi yöneten siyasi iktidarın bugün çıkıp ta yargının işleyişi ve adalet sisteminden şikayetçi olması, vatandaşa karşı sorumluluktan kaçınırcasına, yönleri yerlerinden uzaklaştırarak kafaları karıştırma anlamına gelir.

Samimi olmak zarar yerine, yararlarının ülke ve vatandaşlarımız için çok önemli olduğunu bilip te unutanlara anımsatmak isterim.

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar