Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Osmaniye ziyaretinin 97. Yıldönümü çeşitli etkinliklerle kutlandı.
Atatürk, 16 Ocak 1925 tarihinde Osmaniye’yi ziyaret ettiğinde kent halkının konukseverliği, sevgi ve ilgisinden duyduğu memnuniyetini dile getiren sözleri oldukça anlamlıydı.
Aradan 97 yıl geçti, o cesur yürekli insan aramızda olmasa da ilkeleri ve fikirlerinin yaşatılması yönünde yurtsever insanlar uğraşlarını sürdürüyor.
Atatürk’ü anlayabilmek için vatanın kurtuluşu için verdiği mücadeleyi öğrenmek, bilmek ve anlamak önem taşıyor.
Bazı zamanlarda Atatürk için söylenilen çirkin sözleri konuşanlara acıyorum. Atatürk’ün vermiş olduğu bağımsızlık mücadelesini bilmeden konuşanların, öğrenme zahmetinde neden bulunmadıklarını düşünüyorum.
Atatürk’ü anlayamayan veya anlamak istemeyenlerin Anıt kabir’e bir kez gidip görmelerini öneriyorum. Atatürk’ün mezarındaki mozelenin mermerinin Osmaniye’den gittiğini buradaki yazıdan da görebilirsiniz.
Müzesinin gezdiğinizde ise vatanın kurtuluşu için verdiği mücadeledeki olayları görüntüleri ve bilgileri ile öğrendiğinizde o’nu daha yakından anlamış olacaksınız.
Uzaktan uzağa, bilgi sahibi olmadan Atatürk’ü eleştirenlerin yabancı fikirlerin etkisinde kalarak yakışıksız iftiralarda bulunmaları bu ülkede yaşayan “Türk ve Müslümanım” diyen insanlara yakışmıyor.
Osmaniye’nin düşman işgalinden kurtuluşunun 100. Yıldönümü etkinlikleri kapsamında 15 Ocak günü Osmaniye Gazeteciler Cemiyeti ve Osmaniyeli Bürokrat ve Akademisyenler Derneği ile birlikte Anıt Kabir’e ziyarette bulunduk.
Aslanlı yolda Ata’nın huzuruna doğru yürürken Ankara’ya kar yağıyordu. Tören alanına geldiğimizde ayaklarımızın altında beyaz örtülü kar, saçlarımıza deşen aklar gibi yürüdük.
Merdivenleri çıkarken sessizlik içerisinde Atatürk’ün mezarına yaklaştıkça yüreklerin atışı hızlanıyordu. Önümüzde iki asker Osmaniye Gazeteciler Cemiyeti’nin çelengini taşıyor, bizler arkasından eşit mesafede takip ediyorduk. Çelenk mozeleye konulup, saygı duruşu sırasındaki sessizlik odanın her yanında yaşanıyordu.
Anıt Kabir defterine OGC Başkanı İsrafil Avcı, duygularını yazarken; Atatürk’ün ilkelerine sadık kalınarak, çizdiği yolda yürüme noktasında bağlılığımızı vurgulayan anlamlı tümceleri okuduktan sonra imzalamıştı.
Sonrasında müze içerisindeki tarihsel belgeler, Atatürk’ün kullandığı eşyalar, yabancı ülkelerin devlet başkanları tarafından verilen hediyeler, savaş sırasındaki cephedeki görüntülerini izlerken duygulanmamak mümkün değildi. Buradaki görüntüleri görmeyenler elbette, Atatürk’ü anlayamazlar diye düşünüyorum.
Anıt Kabir ziyareti sırasında arkadaşlarla sohbet sırasında; “Bugün Osmaniyeliler olarak Ata’mızı ziyaret ediyoruz, o’nu Osmaniye’ye davet ediyoruz”diye konuştum. Benim esprimi anlamayanlar da olmuştu.
Oysa benim anlatmak istediğim, 16 Ocak günü Atatürk’ün Osmaniye ziyaretinin 97. Yıldönümünden sözetmek istemiştim.
Biz Osmaniyeliler olarak karlı bir 15 Ocak günü Anıt Kabir’de Ata’mızı ziyaret ettik. Atatürk’ün Osmaniye ziyaretinin 97. Yıldönümü 16 Ocak günü güneşli bir Osmaniye sabahında o’nu törenlerle karşıladık.
Bir kez daha vurgulamam gerekirse; Atatürk’ü anlamak için kendiniz olarak tanımalısınız, Cumhuriyet ve bağımsızlık düşmanlarının fikirleriyle değil.
Yorum Yazın