26 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.4926
EURO34.8101
ALTIN2440.8
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Bahar geldi memleketime!...

Son iki gündür yaşanan açık ve güneşli hava, baharı erken getirmiş gibi izlenim vermeye başladı.

Nisan ayı ortalarındaki sıcaklıklar ve güneşli havayı gördüğümüzde, kış mevsiminin soğuk günlerini unutmaya çalışan canlılar şaşkınlık içerisinde yaşıyorlar.

Erken gelen bahar veya kış yaşantısı doğanın dengesindeki yaşananları düşündürür.

Dünyada mevsimler farklılık göstermeye, doğanın dengesinde yine gariplikler yaşanmaya başlandı.

Erken gelen güneşli ve sıcak günler topraktaki canlıları, özellikle de bitkileri ve meyvelere olumsuz yönde etkileri olacaktır.

Hava sıcaklıkları ile birlikte parlak güneşi gören meyveler ve diğer bitki türleri erken çiçek açmaya başlayacak, bunun ardından aniden yaşanabilecek hava soğuklukları, yağmur veya dolu ile çiçek açıp, meyve vermeye başlayan ağaçlara olumsuz yönde etki yapacaktır.

Yıllar öncesine gitmek gerekirse; Çukurova pamuk tarlaları ile gözlenirdi. Tarım alanlarında Çukurova denildiğinde akla ilk gelen pamuk ekimi ve pamuk ağaları olarak bilinirdi.

Ne oldu da günümüzde Çukurova topraklarında pamuk ekili alanları arar hale geldik.

Ardından buğday, mısır ve ayçiçeği tarlaları ile Çukurova yeni ekim alanlarına yöneldi. Günümüze gelindiğinde Çukurova toprakları denildiğinde en fazla hangi ürünün ekildiği olayı bilinemez hale gelindi.

Son yıllarda toprağa ekilen tohumların yetişmesinin ardından, bu ürünlerden tohum alınamaz duruma gelindiğinde, her yeni ekimlerde yeni tohumlar alınır oldu.

Çiftçimiz kendi ektiği ürünün  tohumunu bir sonraki yılda yeniden toprakla buluştursa bile verim alamıyor. Çukurova’da tarımın böylesine gitgide erimesiyle birlikte zeytincilik başladığını görmekteyiz.

Günümüzde Osmaniye’deki zeytin ağaçları sayılarına baktığımızda, Marmara ve ege bölgesindeki illerdeki zeytin ağaçlarından daha fazla olduğunu görmekteyiz.

Çukurova’da tarımsal alanda pamuk ekim alanlarının azalması ve hiç denecek kadar topraktan çekilmesinin ardından Adana ve Gaziantep’teki Tekstil sanayi pamuk ürünlerini yabancı ülkelerden alır hale geldiler.

Sadece; pamuk, mısır, ayçiçeği, pirinç ürünleri Çukurova topraklarından çekilmedi. Organik olarak üretilen domates, salatalık, biber ve bir çok sebzelerin de Çukurova’da organik tarımlardan çekilmekte olduğunu görmekteyiz.

Satılan tohumların poşetler içerisindeki halini gördüğünüzde hangi ülkeden geldiğini ve bu tohumların sadece bir mevsimlik ekilmesi için yaşamı olduğunu düşündüğümüzde, insanların sağlığı ile nasıl oynandığını da düşünmüş olabilirsiniz.

Hiçbir olayın tesadüf olmadığını düşünerek hareket edersek, günümüzde komşu ülkelere ‘meydan’ okuyarak, onlarla her an savaşa hazır hareketler içerisinde bizler ‘heybetli’ görünüyoruz ama, bazı ülkeler topraklarımızda ektiğimiz tohumların özellikleri ile oynayarak, midemize girdiği her lokmada insanlarımızın sağlığı ile oynayarak bizlerle yıllardır savaş halindeler.

Bizler önce kendi topraklarımızdaki ürünlerimize sahip çıkamıyoruz ki, başka ülkelerin topraklarındaki canlar için ‘heybetli’ olalım. Saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar