26 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.5526
EURO34.9642
ALTIN2447.8
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Alışkanlık ya da…

Bir insanın alışkanlıklarını yaşaması ve çevresindeki diğer insanlar tarafından garipsenmesi olayı çoğu kez tartışma konusu olabilir.

Alışkanlıkların iyileri olduğu gibi, çoğunlukla kötü olanları çevredeki diğer insanlar tarafından garipsenir.

“Duyarsızlık, görememek veya görmek istememek, duymamak veya duymak istememek, gördüklerine göz yummak” gibi olaylar kişilerin bilinçli olarak davranışlarını ortaya koyar.

Özellikle belli çıkarları olanlar gördükleri olaylar karşısında bazı çıkarlarının zedeleneceğini düşünerek, görmezlikten gelirler. Yaşadıkları olayları gizleyenlerin yine belli bir beklentileri var anlamını taşır.

Bir işyerinde veya kurumda çalışmakta olan kadın ya da genç kız ‘tacız’ olayı yaşamışsa ve bunu da gizliyorsa bir beklentisinin olduğu ya da çevresine karşı utanma duygusunu taşıdığı için kimseye belli etmez.

Aynı şekilde yaşanan ‘taciz’ olayının devam etmesine karşın o kadın veya genç kız yapılanlar karşısında hala suskunluk gösteriyorsa, işinden olmama ya da bu konuda bağışıklık kazandığı da düşünülebilir.

Yukarıda örneklemeye çalıştığım olaylar pek çok işyeri veya kurumlarda yaşmadığını söyleyemeyiz. En önemlisi de ‘iş bulabilme sözleri’ile yapılan taciz olayları, böylesi olayları bildikleri halde gizlemeye çalışanlar da birer suç ortakları olmuyorlar mı?

Günümüzde insanlar hataların üzerini örtmekte, görmezden gelmekte ve kendilerine bir zarar gelebileceğini düşünerek, “kör, sağır ve dilsiz’ gibi yaşamaya başlar oldular.

Saçları olmayan bir insana; “başındaki saçlar güneşin altında altın gibi parlıyor, yürürken dalgalanıyor”diye konuşsanız, karşınızdaki insan, “benim saçım yok, kafam kel, benimle alay mı ediyorsun!?” demediği gibi bu iltifat karşısında gülümser ve sevinebilir.

Hangi siyasi partinin iktidarı olursa olsun, dönemindeki çalışmalarda eksik veya eksiklikleri, hataları eleştirdiğiniz zaman burunlarını kıvırıp size tepkisel davranabilirler.

Eleştirilerin kişilere yol gösterici ve uyarıcı olduğunu anlamayanları kendi haline bıraktığınız zaman, onların çokbilmişliklerinden günün birinde zarar da görebilirsiniz.

Eleştirilere açık olmak, geleceğiniz için sizin yararınıza olduğunu düşündüğünüzde olaylardan en az zararla sıyrılıp çıkanlar olabilme şansınız yüksektir.

Eleştiriler, kişilerin geleceği ile ilgili yaptığı hareketlerin eksik veya aksaklıkları olarak algılanmalı, kişisel anlamda yorumlanmamalıdır. Yazılanları okuduğu gibi anlamak farklı, anlatıldığı gibi anlayabilmek daha farklı sonuçları doğurur.

Kişilerdeki alınganlıklar, yorumlamalardaki yanlış anlamalar günün birinde farklı sonuçları da ortaya çıkarabilir.

Muhalefette iken farklı, iktidarda iken farklı düşünmek yerine bunun orta halini bularak, yani demokrat bir anlayışla olayları değerlendirmek sağlıklı sonuçları da beraberinde getirir.

Bir halk deyimi vardır; “Öfke ile kalkan, zararla oturur!”derler. Sağlıklı düşünebilme dileği ile, saygılar….

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar