Dün çok sevdiğim bir arkadaşımın eşi vefat etti rabbim teksiratını af etsin mekanı cennet olsun inşaallah. Zaten hastaydı fakat elimizden kuş gibi uçup gitti diyerek ağlıyordu eşinin ardından. Tam 37 sene geçirdik beraber acısıyla tatlısıyla diye dile kolay tam tamına 37 sene.
Bir gün hepimiz ayrılacağız en değerlilerimizden. Allah sıralı ölümler versin kimsenin kalbine acı bırakmasın mevla. Fakat ölüm dünyanın kanunu, ayrılık günü gelip çattığında ayrılıklar yaşanacak eğer değer kıymet verildiyse birbirimize kırmadan incitmeden bir hayat sürebildikse ne mutlu bizlere.
Allah bir ölüm hak amenna.
Baba ocağından başka bir eve intikalimiz belki yan mahalleye belkide bir memleketten diğerine veya benim gibi km uzaklara gelin ata binmiş ya nasip demiş misali, hayat arkadaşlarımız getirip götüren nasipte olduğu kadarıyla kaderimizin çizdiği yol çercevesinde yediren içiren babamızın bizleri emanet ettiği erlerimiz. Allahın izniyle kurduğumuz yuvadaki muaşerei zevciyemiz. Biz kadınlar zevclerimize “eşlerimize “ emanet edilirken biz zevcelerede “ hanımlara” düşen görevlerimiz doğrultusunda başlarımızın taçları evlerimizin direkleri çocuklarımızın babaları yollarını gözetlediklerimiz elleri dolu dolu gelirken kapıda karışaladağımız hayat pınarlarımız Allah cc hakiki muhabbetle kurulmuş yuvada sünneti seniyeyi tatbiklerimiz zevcei muaşerelerimizi ömürlerimizin sonuna kadar devam etmeyi nasip etsin inşaallah erken ayrılıklar vermesin yaradan.
Nasılda emanetti efendimize zevceleri haticesi bir ayrı güzeldi malını eşinin inancı uğruna sarf eden, sevgisi kördüğüm olan aişesi ümmehatel müminat “ müminlerin anneleri “ yaptıkları her hizmeti ibadet sayarak seviyorlardı efendilerini muhabbetle örtüyordu efendimiz sav korkuyorum ya Hatice ört beni dediğinde şefkatiyle sarıyor korkma ya muhammed ben yanındayım. Allah cc seninle beraberdir diyordu Hatice’si.
Ya hz Aişe efendimiz hz muhammedin o mübarek ağzından dökülen tüm incileri muafaza eden aişesi, ezber yaparak sonrada ümmete âliyeye sarf ediyordu öğrendiklerini. Adalet vardı, dayanışma vardı muhakkak subhanallah...
Mevla peygamber efendimiz ve ehli beyti gibi yaşamayı yaşatmayı nasip etsin bizlere...
Evet değerli okurlarım dünyaya gelişimiz bir hikaye yaşayaşadıklarımız hiçte tesadüf değil kendi secimlerimiz doğrultusunda tamamen tevafuk bu yolda sarf ettiklerimiz ve çabalarımız dogrultusunda tevafukiyetimiz.
Ve yine sonu güzel bir hikayeyle bitecek bir hayat temenni ederken
Keşke ayrılıklar olmasaydı
Yar gülümüz solmasaydı
Geceler gündüz olurdu
Ay güneşe doymasaydı
Geceler geceler gündüz olurdu
Ayrılıklar olmasaydı
Yar gülümüz solmasaydı
Geceler gündüz olurdu Ay güneşe doymasaydı
Fani dünya bir gül seversin uzaklarda olur, Diken sevmezsin ayağına batar kısmetin olur, Nerde bir çıkılmaz varsa gönlün gider onu bulur.
Evet değer verir ayrılık olur, değer vermez hayatına musallat olur.
Bir kadının eşinin ardında böylece ağlaması veya tam tersi bir erkeğin neden bu ayrılık oldu, biz nasılda severdik birbirimizi demesi ne hoştur.
Allahım hayattayken ve ardımızdan hayat arkadaşlarımıza keşke gülüm solmasaydı demeyi nasip ettir bizlere.
Ne diye böbürlenip büyükleniyorsun.
Ey beni adem “ adem oğlu” Doğumun bir damla su, ölümün bir avuç toprak değilmi?
Doğduğumuz zaman dünyaya hiçbir şey getiremediğimiz gibi, ölürken de hiçbir şey götüremeden gitmiyormuyuz?
Ancak hasenatlarımız ardımızdan bırakacağımız güzel sözlerden ibarettir.
Hayat doğum ve ölüm tarihleri arasındaki çizgi kadar çok kısa. Hayat aslında bir ay önce geçirdiğiniz günleri, gezdiğiniz yerleri hafızanızda canlandırmak gibi bir şeydir. Hayat bir bakıma tükenen ve tüketen bir yöne sahiptir. Aslında her bakımdan bu böyledir. Sonunda ölüm olan bu yolculuk yücelten bir secdeyle imzalanmıyorsa, her şey boştur. Faniliği yok edecek tek şey kulluk şuurudur. Hayat bir an var bir anda yok olur. Can kafesinde bir kuş gibi ellerimizden uçup gider hayat. Bu ömür bir gün mutlaka sona erecek. Asıl önemli olan nasıl biteceğidir. Ölümle mal, mülk, kariyer, makam, şöhret her şey sıfırlanacak sadece Allah için yapılan salih ameller ve takva ebedi kalacaktır.
Ölümün yaşam seyrinin vazgeçilemez gerçeğinde Ölüm denince kelimeler anlamını kaybeder, bunu hepimiz biliyoruz söz sukut eder. Yürek yanar, kan adeta donar. Göz buğulanırken, gönül ayrılığın acısıyla sızlar. Her şey fani, Baki olan sadece Rabbimizin rahmetidir.
Rabbim bizleri rahmetine gark etsin inşaallah.
MEKKENİN KOMŞUSU