25 Nisan, 2024, Perşembe
DOLAR32.5628
EURO35.0408
ALTIN2425.3
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Acı gerçekler

Ne zaman bir sorun ortaya çıksa, sıkıntı yaşansa sorumluların aranması gündeme gelir.

Tepkiler karşısında sorumluluk duyması gerekenler ylükü sırtlarından atmaya kalkarlar. Neredeyse suçlarını kabul etmez tavır içerisinde kendilerini aklamaya çalışırlar.

Oysa doğru olanı, hataların ve aksaklıkların kabul edilmesi, bir daha yaşanmaması için temkinli olunması yönünde düşünülmelidir.

Elazığ ve Malatya depremi sonrası yine bir takım tepkiler ortaya atılırken, öncelikli olarak depremde yaşamını yitirenlere rahmet, yaralılara acil şifalar, yakınlarına da sabır dileklerimi belirtmek isterim.

Deprem sonrası insanların bu yöreye yardım için gitmeleri veya yardımlarını göndermelerindeki birliktelik insanlık adına sevindirici bir davranış olarak değerlendirilmelidir.

Doğal felaketler karşısında bir takım olaylar değerlendirilirken, insanların hatalarını düşünmek öncelikliğimiz olmalıdır.

Binaların sağlam olmadığı yönündeki tepkileri dinlediğimde, buradaki yerel yönetimin günhün birinde deprem veya farklı bir doğal felaketin olabileceğini düşünüp düşünmediği sorusu akla geliyor.

Sosyal medyadaki bazı yorumlar karşısında, o kişilerin yüreklerindeki nasırlaşmış duygular karşısında sadece “insan olun!”demekle yetiniyorum.

Hiçbir canın yokolmasını veya zarar görmesini insan olarak kabullenemeyiz. Can önemlidir ve yaşatılması için uğraş verilmelidir. İnsanlar arasında dil, din, ırk, cinsiyet ve benzeri ayrıcalıklar yapmak yakışık almadığı gibi, hiçbir dini düşünce de bunu kabul etmez!

Olayların bu bölümüne fazla değinmek istemiyorum. Bundan sonrası için neler yapılabilir konuları tartışılmalı, birlik ve beraberlik hareketlerinin zedelenmemesine önem verilmesi insanlık adına en güzel eylem olarak bilinmelidir.

Depremlerde ortaya çıkan “çürük yapılar” konusunda, inşaatları yapan Müteahhitler en ince ayrıntılarına kadar incelenip araştırılmalı, deneyimsiz olanlara inşaat izni verilmemelidir.

Bu arada yerel yönetimler tarafından yapılan denetimlerde aksaklıklar oluşmaması için özen gösterilmeli, en ince ayrıntılarına kadar incelenmelidir.

Deprem olduktan sonra tartışmak, eksik ve aksaklıkları yeniden gündeme getirmek yerine, her an aklımızdan çıkarılmaması gerektiğini konuşuruz, ama neden uygulamalara gelindiğinde eksik kalındığını masadan kaldırmamalıyız.

Bu arada yöneticilerin de böylesi olaylar karşısında halkın tepkileri karşısında kendileri savunmaya kalkmak yerine, geriyle dönüp yaptıklarını düşünmeleri, hataları varsa özür dilemesini de bilmelidir.

Örneğin “Deprem vergisi” tartışılıyor. Vatandaş böyle bir vergiyi ödemişse, günün birinde de kullanılması gerektiği anda ortada bulamıyorsa elbette sorgulayacaktır. 

Bir kasada toplanan paranın, başka yere aktarılması karşısında, günün birinde gerekli olan paranın başka kasadan yeni gelir kaynağı olarak ödemek zorunda kalınabileceği unutulmamalıdır.

Sabır ve sakinlik içerisinde en kısa sürede depremde zarar gören insanlar ve konutların sağlıklı hale getirileceği inancı ile, saygılar sunuyorum.

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar