19 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.5969
EURO34.8125
ALTIN2488.9
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

Açgözlü Kervancı

Çok eski tarihlerde yaşandığı söylenen, kıssadan hisse alınması için belki de anlatılmak istenen bir öyküyü sizlerle paylaşmak istedim.

Bir gün adamın biri Kervancı’ya   gelerek kaç devesinin bulunduğunu sormuş. Kervanında bulunan develerin sayılarını söyleyen Kervancı’ya adam ilginç bir teklifte bulunmuş.

Bir yere gidilecek, oradaki altınlar develere yüklenecek şehre getirilecekmiş.

Kervancı’ya yapılan teklif ise, kervandaki develere yüklenen altını yarı yarıya bölüşmekmiş. Kervancı bu teklifi kabul etmek üzereyken, adam; “Bu develerde yetmez ya, neyse idare ederiz”diye konuşuyormuş.
Kervancı’nın ‘aç gözlü’lüğü tutmuş, aklından kervanına yeni develer eklemek gelmiş ama zaman olmadığı için yolda gitmeye başlamışlar.

Kervancı adama, kervanına yeni develer eklemesi halinde yine altınların yarısını verip vermeyeceğini sorar.

Altınların alınacağı hazineye yaklaşırlar, içeriye girmek üzere iken adam Kervancı’ya; “Kervana yüklediğin tüm altınları sana veriyorum. Yalnız içeride bir kutu var, ben sadece kutuyu alacağım”der.

Kervancı iyice kuşkulanır, altınlardan vazgeçip, sadece kutuyu aldığına göre, bu kutuda bir marifet var diye düşünür.

Hazinedeki altınları develere yükleyip geri dönmek üzere yola çıkarlar. Kervancı’nın aklı kutuya takılmıştır, develerdeki yüklü ve kendisinin olan altınları unuturcasına kutuda ne olduğunun merakı ile gelirken adama sorar; “Bu kutuda ne var, neden sen sadece kutuyu aldın da bana altınların tamamını verdin?”der.

Adam gayet sakin şekilde; “Bu kutuda sürme var. Kapalı göze sürdüğünde açar, açık göze sürdüğünde ise kapatır”diye konuşur.

Meraklı Kervancı sürmeyi denemek istediğini söyler. Adam, bu denemesinden vaz geçmesini, altınları alıp evine gitmesini söylese de Kervancı ısrar eder.

Adama kutuyu açar ve Kervancı’nın gözlerine sürdüğünde, gözleri kapanır. Kervancı bu kez yeniden sürmesini ve açılmasını denemek istediğini söyler. Adam sürmeyi sürer ve gözü açılır.

Yola devam ederler, Kervancı’nın aklı hala kutudaki sürmenin marifetinde kalmıştır. Bir yerde konakladıkları sırada sürmeyi yeniden gözüne sürmesini ister. Adam Kervancı’ya; “Ba bir kez denedik. Bir daha sürmeyi gözüne sürersem ikinci kez açılması için sürmem bilesin”diye konuşur. Ama Kervancı ısrarlıdır, meraklıdır ve sürmesini ister.

Adam sürmeyi Kervancı’nın gözüne sürer ve kapanır. Kervancı yeniden sürmesini ve açılmasını istediğinde adam; “Ben sana söylemiştim, bir daha sürmem, gözlerini açmam diye. Bu sana müstahak olsun, ben gidiyorum”der ve yola devam eder gider.

Kervancı altın yüklü kervanı ile baş başa kalmıştır. Yolun kenarına oturur, devedeki altın yükü çuvalın birinin ağzını açar, yoldan gelip geçenlere birer tane altın verirken; “Bu bana müstehak oldu”diyerek kervandaki tüm altınları birer birer dağıtmaya başlar.

Kervancı’nın gözleri bir daha açılır mı açılmaz mı bilinmez ama, kervanındaki tüm altın çuvalları bitene kadar yoldan gelip geçenlere dağıtırken kapalı olan gözlerinin karanlığında gece ile gündüzü fark edemeden oturduğu yerde düşünür durur. Saygılarımla…
Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar