26 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.5858
EURO35.0018
ALTIN2457.2
Mustafa BARDAK

Mustafa BARDAK

Mail: [email protected]

23 Nisan’ın ardından…

Dünyada çocuklara hediye edilmiş tek Bayram; “23 Nisan ulusal egemenlik ve Çocuk Bayramı” olarak Türkiye’de yaşanmaktadır.


Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk, 23 Nisan gününü Çocuklara bayram olarak armağan ederken, 19 Mayıs gününü de Gençler için bayram olarak hediye etmiştir.
Son yıllarda bayramlara, özellikle de milli bayramlara halkın ilgisinin azalmakta olduğunu gözlemliyorum. Dünkü Çocuk Bayramı’nda da kentteki insanların ilgilerinin azalmakta olduğunu gördüm.


Bayramlara halkın ilgisinin her geçen yıl azalmakta olmasının nedenlerini düşünüp kendiniz bir yorum çıkaranınız var mı? 19 Mayıs Gençlik ve Spor bayramı için bir Bakan çıkıp ta; “Stadyumlarda kutlanmasın, çocuklar üşüyor!”diye konuşursa ne olur? Mayıs ayının 19’uncu gününde gençlerin üşümesinden sözeden bir Bakan neyi amaçlıyor dersiniz?


Bir Başbakan düşünün, özellikle Milli Bayramlarda ya yurt dışında oluyor, ya da dün olduğu gibi doktorunun sağlık sorunu nedeniyle izin vermediği gerekçesi ile kutlamalara katılamıyor.
Bir yönetici bir etkinliğine katılamayabilir, ancak önemli günlerin ve önemli zamanların etkinliğine katılmaması veya katılamaması düşündürücü yorumları da beraberinde getirir.
Bu ve benzeri olaylar ülkemiz ve halkımız açısından birer talihsizlik olarak düşünüyorum.


Osmaniye Belediyesi, milli Bayramlarda Musa Şahin Bulvarı üzerindeki elektrik tellerine Türk bayrağı ile Belediye’nin amblemini asardı. Dün bir esnaf bana bunu anımsatarak; “Musa Şahin Bulvarı üzerindeki elektrik direklerine Belediye neden Türk bayrağı asmadı, haberin var mı?”diye sorduğunda yanıt veremedim.


Oysa daha dün 7 Ocak Osmaniye’nin düşman işgalinden kurtuluş gününde ve 6 Nisan günü MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Osmaniye Belediyesi yeni Hizmet binası ile bazı açılışlar için gelmesinin öncesinde Musa Şahin Bulvarı üzerindeki güzellikleri anımsayın.


Dün Ulusal egemenlik ve Çocuk Bayramı’ydı. Ülkemizde T.C. logolarının ve kimliklerin tartışıldığı bir süreç yaşanırken, emperyalizmin oyunları ile ülkemizde bir takım oyunlar oynanmak istenirken, sahip çıkmamız gereken değerlerimizin yaşaması için neden gevşek davranıyoruz?


12 eylül 1980 öncesi gençlerimizi; sağ ve sol gruplara ayırıp, kardeşi kardeşe kırdıran emperyalistler, 1980 sonrasında da genç kızlarımızı; başı açık- kapalı diye kamplara ayırmak isteyen oyunu sahneye koydu. Türban tartışması ile başlatılan oyunlarla insanlarımızın inançlarını kullanarak kamplara bölmeye çalışıldı. Ardından terör örgütlerinin farklı açılardan gelişmesi, bazı illerimizde güvenlik sorunları her geçen yıl yoğunlaştı.


Türkiye’de tarım her geçen gün geriledi. Çiftçi ürününü tarladan çıkaracağı sırada yabancı ülkelerden ithal ürünler getirilerek Türk çiftçisinin ürünü ucuza gitti.


Ülkeyi yönetenler çok şeyleri bildiklerini söyleyerek yönetimin başına geçtiler. Ancak, en önemlisi de emperyalist ülkelerin Türkiye üzerindeki oyunları karşısında dik durmak yerine, onların oyunları ile başedemediler. Bu ülkenin çocukları ve gençleri oynanan oyunlar karşısında kardeş kavgasına izin vermeyecek kadar akıllıdır. Oyunların oyuncağı olanlar, yaptıkları ile kalacaklarına inanıyorum. Saygılarımla…

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar