26 Nisan, 2024, Cuma
DOLAR32.5385
EURO34.9785
ALTIN2439.3

“Zafer Partisi Türk siyasetinin parametrelerini belirlemiştir”

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
“Zafer Partisi Türk siyasetinin parametrelerini belirlemiştir”
Abone ol
Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, 28 Mayıs 2023 tarihinde gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tur sonuçlarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Zafer Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ümit Özdağ, 28 Mayıs 2023 tarihinde gerçekleşen Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci tur sonuçlarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Özdağ Zafer Partisinin, siyasetten tasfiye edilmek istenen Atatürk çizgisinde Türk milliyetçiliğini tekrar siyasetin gündemine belirleyici güç olarak taşıdığını söyledi.

Zafer Partisi Genel Başkanı Özdağ şu değerlendirmelerde bulundu;

“Zafer Partisi, Mayıs 2023 seçimlerinden istediği sonucu rakamsal olarak alamamıştır. Partimiz 1 milyon 529 bin 119 oy ile yüzde 2.2’de kaldık. Sonucun böyle olmasında Türk siyasetinin “Erdoğan’a nefret” ve “Erdoğan’a sevgi” ekseninde Millet ve Cumhur ittifakları şeklinde ikiye bölünmüş olmasının büyük etkisi olmuştur. Bu duygu seli seçmenin rasyonel program üzerinden oy vermesini büyük ölçüde engellemiştir.

Keza, Zafer Partisi’ne uygulanan büyük medya ambargosu, anket firmalarının bilinçli görmemezlikten gelme politikaları bu sonucun doğmasına katkı vermiştir. Partimizin seçim bütçesinin olağanüstü küçük olması da bu sonucu ortaya çıkaran bir diğer faktördür. Bu ağır şartlar altında çalışan bütün Zafer Partisi teşkilatlarına ve adaylarına içten teşekkürlerimi sunuyorum.

Zafer Partisi’nin aldığı oylar bizim mutlu etmemekle beraber aldığımız sonucun politik sonuçları açısından önemli bir başarı olduğunu görüyoruz” dedi.

“Sığınmacı politikası, Türk siyasetine kabul ettirilmiştir”

Sığınmacı ve kaçakların kendi vatanlarına dönmesi politikasına Türk siyasetine kabul ettirdiklerini ifade eden Özdağ;

“Zafer Partisi’nin öncülüğünde kurulan ATA ittifakı adayı Sinan Oğan yüzde 5.12 oy almıştır. Bu sayede Cumhurbaşkanlığı seçimleri 2. Tura kalmıştır. Zafer Partisi’nin ATA ittifakına öncülük yapması ile bölücü siyasetin ülke siyasetine şekil verme girişimi başarısızlığa uğratılmıştır.

Zafer Partisi, siyasetten tasfiye edilmek istenen Atatürk çizgisinde Türk milliyetçiliğini tekrar siyasetin gündemine belirleyici güç olarak taşımıştır.

Zafer Partisi, sürekli tartışmaya açılan Türkiye Cumhuriyeti’nin Anayasamızın ilk dört maddesi ve 66. maddesinde dile getirilen kuruluş felsefesini yapmış olduğu politik çıkış ile vazgeçilmez olarak Millet ve Cumhur ittifaklarına teyit ettirmiştir.

Zafer Partisi, terörle mücadele konusunda Millet ve Cumhur ittifaklarına kararlılık gösterme gerekliliğini kabul ettirmiştir.

Ve Zafer Partisi 2 sene önce hiç konuşulmayan 13 milyon sığınmacı ve kaçağın vatanlarına dönmesi politikasını Türk siyasetine kabul ettirmiştir.

Özetle ısrarla yok sayılmak istenen, görmemezlikten gelinen Zafer Partisi Türk siyasetinin parametrelerini belirlemiştir” diye konuştu.

Cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turu öncesinde Millet İttifakının Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ve AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş ile yaptığı görüşmelerle ilgili olarak Özdağ;

“Bu süreçte Zafer Partisi olarak, bizimle görüşme talep eden Kılıçdaroğlu ve Kurtulmuş ile görüşmeler gerçekleştirdik. Bu görüşmelerde odak noktamız, Türkiye’nin ana sorunları ve çözüm yolları üzerinde mutabakat aramak olmuştur. Özellikle 13 milyon sığınmacı ve kaçağın vatanlarına dönüşü konusunda muhataplarımızın pozisyonunu anlamak istedik.

CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu, Zafer Partisi’nin Anadolu Kalesi projesini kabul etti. Sayın Numan Kurtulmuş ise “Siz bize destek verin, biz halledelim” dedi.

Ben de kendisine gülerek şu cevabı verdim, “Bana tek parti döneminin Ankara Valisi Tandoğan’ı hatırlatıyorsunuz. Komünist olunacaksa da biz oluruz diyorsunuz.

Hayır, Numan Bey siz sığınmacıların geri dönüş politikasını gerçekleştiremezsiniz. Bizden destek istiyorsanız şartımız bu desteği size ancak sığınmacıları size sığınmacıların vatanlarına geri dönüş sürecini Zafer Partisi olarak biz yönetirse destek veririz” şeklinde oldu.

Sonradan bazı iktidar çevrelerinde Zafer Partisi bizden bakanlık istedi diye yorumlar yapıldı.

Ne istememizi bekliyordunuz? Yeni bir hükümetin kurulma sürecinde bizden destek istiyorsunuz da biz sizden ne isteyecektik? Yapamadığınız, beceremediğiniz ve becermeye niyetiniz olmadığı bir konuda Türkiye’ye fayda sağlamak, Türkiye’de örtülü işgali durdurmak için görev istedik.

Sizin böyle bir niyetiniz olmadığı için de sizinle birlikte olmamız mümkün olmadı.

“Oğan, kendi kişisel tercihini ortaya koydu”

“Bu arada Sn. Sinan Oğan’ın Cumhur ittifakı adayına destek vereceğini açıklaması, kişisel siyasi tercihi olmuştur.

Bu açıklamanın Zafer Partisi’ni bağlamadığını daha önce dile getirdik. Ve biz Zafer Partisi olarak AKP hükümetlerinin yarattığı yıkımı durdurmak, enkazı kaldırmak ve Milletimize çözüm yolunda taze bir başlangıç yapmak için Sn. Kılıçdaroğlu ile 2. kez görüştük.

Bu görüşmeler neticesinde Cumhuriyetimizin kuruluş ilkeleri ve felsefesinin savunulacağını teyit ettik.

Bu seçimin sonucu göstermiştir ki Atatürk çizgisinde Türk milliyetçisi kurucu ideoloji tasfiye edilemez.

Bölücü unsurların her şeyi belirleriz anlayışı dayanaksızdır. Türk halkı sığınmacı ve kaçakların vatanlarına geri dönüşünü istemektedir.

Bu kayıtsızlıklar sonucu yaşanan yenilginin bedelini maalesef Türk milleti olarak birlikte ödeyeceğiz”.

“Bu galibiyet Pirus Zaferi’dir”

“2003 yılından bu yana; ülke varlıklarının neredeyse tamamına yakınını satmalarına rağmen, arsa/konut karşılığı; Türk vatandaşlığı satmalarına rağmen, ülkemize menşei belirsiz kayıt dışı 75 milyar dolara yakın döviz girmesine rağmen, Türk Milleti gelir adaletsizliğine, işsizliğe, enflasyona, borç ve faize maruz bırakılmıştır.

Buna karşılık rant ve faiz lobileri ile oluşturdukları yandaş şirketler zenginliklerine zenginlik katmıştır.

Gelinen noktada sürdürülebilir olmayan borçlar, baskılanmış olsa da yükselmeye başlayan kurlar, yüksek faiz oranları, daralan yerli üretim ve sayıları her yıl artan 20 milyona yakın yoksullaştırılmış Türk insanıyla karşı karşıyayız.

Seçim sonuçlarının kazananı olan Erdoğan için bu galibiyet Pirus Zaferi’dir. Bir diğer ifade ile galibiyet gibi görünen mağlubiyettir.

Tüm kaynakları yanlış kullanarak geldiği bu noktada ekonomiyi gireceği büyük türbülanstan çıkarma görevi Erdoğan’ın üzerindedir. Ancak üzülerek söylüyorum ki AKP hükümeti Türk Milleti’nin son varlıklarını, BOTAŞ, THY, DDY gibi değerlerini de satmaya hazırlanıyor. Bunlar modern kapitülasyonlardır.

Türk ekonomisi hızla varlıklarını ve bağımsızlığını yitirmektedir. AKP hükümeti Türk Milletini kendi toprağında kiracı yapmaya çalışıyor. Sığınmacı tehdidi ve ekonomik tehdit artarak devam ediyor.

Ak Parti’nin ekonomik yıkım devam ederken başta Suriyeliler olmak üzere Araplara vatandaşlık verme politikası hızla devam edecektir. Vatanımız her geçen biraz daha işgal edilecektir” diyerek açıklamasını noktaladı.

Anahtar Kelimeler:
  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
Karsta ahır çöktü: 2 ölüÖnceki Haber

Karsta ahır çöktü: 2 ölü

Daha modern bir yaşam merkezi için Battalgazi kentsel dönüşüm ihaleleri devam ediyorSonraki Haber

Daha modern bir yaşam merkezi için Batta...

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar