Tanyer Yapı Genel Koordinatörü Taylan Tanyer, çevreci ve sürdürülebilir projelerle doğayla uyumlu yatay mimarinin önem kazandığını belirtti. TanUrla projesiyle yeni bir dönem başlıyor.
Tanyer Yapı Genel Koordinatörü Taylan Tanyer, sürdürülebilirlik odaklı yatay mimarinin Türkiye'de yükselen bir trend haline geldiğini vurguladı.
Urla Bademler'de inşa edilen TanUrla projesiyle doğayla iç içe, çevre dostu yaşam alanları inşa ettiklerini ifade eden Tanyer, ilk teslimatların 2025 yılı içinde gerçekleştirileceğini açıkladı.
Doğayla Uyumlu, Akıllı Yaşam Alanları
Tanyer, projede sürdürülebilirliğin yalnızca enerji verimliliğiyle sınırlı olmadığını, doğal kaynakların korunmasına ve biyoçeşitliliğin artırılmasına da öncelik verdiklerini belirtti.
Geniş cephe ve çatı yüzeylerinin güneş enerjisi entegrasyonuna uygun olduğunu belirten Tanyer, projede ayrıca yağmur suyu toplama sistemleri ve gri su geri dönüşüm teknolojilerinin de kullanılacağını ifade etti.

"Enerji verimliliği, doğal havalandırma, su tasarrufu ve yerel peyzaj uygulamalarıyla çevreyle tam uyumlu yaşam alanları kuruyoruz," diyen Tanyer, çim alanların sınırlı kullanılmasıyla su tüketiminin azaltıldığını da vurguladı.
Sosyal Fayda ve Sağlıklı Yaşam Ön Planda
Yatay mimarinin sunduğu sosyal yaşam olanaklarının altını çizen Tanyer, projelerin sadece çevreci değil, toplumsal anlamda da pozitif etkiler sağladığını dile getirdi.
Geniş bahçeler, yürüyüş alanları ve çocuk oyun parklarının yer aldığı TanUrla, hem topluluk bilincini hem de ruhsal ve fiziksel sağlığı destekliyor.
Tanyer ayrıca, “Engelliler ve yaşlı bireyler için erişilebilir yaşam alanları oluşturuyoruz.
Dikey yapıların aksine yatay mimari, herkes için konforlu bir yaşam sunuyor,” dedi.
TanUrla Bölgeye Değer Katacak
2025’te iki ada, 2026’da ise son adanın teslim edileceğini açıklayan Tanyer, projeye yönelik şehir içi ve dışından ciddi bir talep oluştuğunu söyledi.
Örnek dairelerin tamamlanmasıyla birlikte satışların daha da hızlanacağını öngördüğünü belirten Tanyer, “TanUrla sadece bir konut projesi değil, aynı zamanda bölgenin değerini yükseltecek yeni bir yaşam anlayışı,” dedi.
Proje kapsamında ticari alanlar için ise tanınmış markalarla iş birliği planlandığını, fakat İzmir’in yerel değerlerini öncelikli olarak vitrine çıkarmak istediklerini dile getirdi.
Yorum Yazın