
31 Mart yerel seçimlerinde Türkiye'de 11 ilde kadın belediye başkanları seçildi. Bu gelişme, Türkiye'de cinsiyet eşitliği açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
31 Mart yerel seçimlerinde Türkiye'de 11 ilde kadın belediye başkanları seçildi. Bu gelişme, Türkiye'de cinsiyet eşitliği açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
Üsküdar Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Selin Karana, bu gelişmeyi değerlendirdi.
Karana, Türkiye'nin 2028'deki genel seçimlere kadar seçimsiz bir sürece girdiğini ve bu nedenle 31 Mart yerel seçimlerinde artan kadın aday sayısının ve 11 ilde kadınların belediye başkanı seçilmesinin önemli olduğunu vurguladı.
Karana, Birleşmiş Milletler Kadın Birimi verilerine göre dünya çapında yerel yönetimlerde kadınların oranının yalnızca üç ülkede yüzde 50'ye ulaştığını, ancak 22 ülkede de kadınların oranının yüzde 40'tan fazla durumda olduğunu belirtti.
Türkiye'nin ise uluslararası değerlendirmelerde kadın temsili anlamında yüzde 20 oranıyla düşük sıralarda yer aldığını ve yerel yönetimlerde de kadın yöneticilerin sınırlı olduğunu söyledi.
Dr. Öğr. Üyesi Karana, Türk toplumunun ataerkil yapısının kadınların siyasi temsilde engellerle karşılaşmasına yol açtığını ve belirli pozisyonlara yükselen kadınlar üzerinde toplumsal cinsiyet temelli bazı önyargı ve kaygıların oluşmasını beraberinde getirdiğini kaydetti.
Karana, kadın belediye başkanlarının erkek başkanlara kıyasla yetkinliklerini ispat bağlamında muhtemelen daha çok teste tabi tutulurken, olası başarısızlıklarının da toplumsal cinsiyetin belli stereotipleriyle bağdaştırılarak açıklanması muhtemel olduğunu söyledi.
Karana, kadın belediye başkanlarının erkek başkanlar tarafından öncelik sırasında geri plana itilebilen, ancak kadınların sosyal yaşamlarının büyük bölümünü etkileyen aile ve çocuk bakımı alanlarında faaliyetlerde bulunmasının beklenebileceğini dile getirdi.
Karana, bu bağlamda, kadın belediye başkanlarının çocukların gelişimine yönelik etkinlikleri ve oyun alanlarını artırmasının ve kadınlara yönelik sosyal faaliyetleri önceliklendirmesinin olası olduğunu söyledi.
Karana, kadın belediye başkanlarının yüksek çevre duyarlılığı ile yeşil alanların oranını genişletmeye çalışması ve engellilere ve yaşlılara yönelik hassasiyetleri ile dezavantajlı grupları hedefleyen sosyal politikalara vurgu yapmaları da söz konusu olabileceğini belirtti.
Dr. Öğr. Üyesi Karana, kadın başkanların yerel yönetimde farklarını ortaya çıkarmada Gaziantep Belediye Başkanı Fatma Şahin'in örnek olarak gösterilebileceğini ifade etti.
Karana, Şahin'in Gaziantep'in gastronomik özelliğini ön plana çıkararak dikkat çektiğini ve Üsküdar Belediye Başkanı seçilen Sinem Dedetaş'ın da Haliç Tersanesi ve Şehir Hatlarındaki başarılarını yeni pozisyonunda tekrarlayarak Üsküdar'ın çehresini değiştirecek şekilde vizyonunu sergilemesi beklenebileceğini söyledi.
Karana, diğer 9 ilde seçilen kadın belediye başkanlarının da şehirlerinin daha önce keşfedilmemiş güzelliklerini gözler önüne sererken, bütüncül ve detaycı yaklaşımlarıyla seleflerinden ayrışarak illerine başkanlık dönemlerinde önemli katkılarda bulunacaklarını düşündüğünü söyledi.

Yorum Yazın