
Saadet Partisi Hatay İl Divan toplantısı, Saadet Partisi Hatay Milletvekili Doç. Dr. Necmettin Çalışkan, İl Başkanı Mehmet Harputluoğlu, ilçe başkanları ve partililerin katılımıyla gerçekleştirildi.
Saadet Partisi Hatay İl Divan toplantısı, Saadet Partisi Hatay Milletvekili Doç. Dr. Necmettin Çalışkan, İl Başkanı Mehmet Harputluoğlu, ilçe başkanları ve partililerin katılımıyla gerçekleştirildi.
Toplantıda ülkenin ekonomik durumu, deprem sonrası rezerv alanı konusu ve Hatay'ın devam eden sorunları ele alındı.
Toplantıda konuşan Çalışkan, Türkiye'nin tarihî bir süreçten geçtiğini belirterek, savaşlar, ekonomik ve sosyal krizlerin toplumda derin yaralar açtığını ifade etti.
2023 yılında elde edilen 4.5 trilyonluk bütçe gelirinin 2024 yılında 1 trilyon 256 milyar liralık kısmının faiz ödemelerine gideceğini vurgulayan Çalışkan, “Üç lira vergi toplanmış, bir lirasını faize ödüyoruz” diyerek, bütçenin büyük bir kısmının faiz ödemelerine ayrılmasının ciddi bir sorun olduğunu dile getirdi.
Milyonlarca emekli ve asgari ücretlinin açlık sınırının altında yaşadığına dikkat çeken Çalışkan, "Milyonlarca emekli 12.500 liraya, milyonlarca asgari ücretli ise 17 bin liraya mahkûm.
Ancak açlık sınırı 20 bin lira, yoksulluk sınırı ise 60 bin liranın üzerinde" ifadeleriyle mevcut durumu eleştirdi.
Deprem felaketinin ardından yaraların hâlâ sarılmadığını belirten Çalışkan, hükümeti eleştirerek, "Deprem acısını hâlâ yaşıyoruz.
Acılarımız taze, fakat yöneticiler durumu anlamaktan uzak. Hatay'daki ve deprem bölgesindeki mücbir sebep süresi uzatılmadı.
Zannediyorlar ki hayat Hatay'da normale döndü. Gelip baksınlar.
Çabalar var, ancak henüz hayat normale dönmedi," şeklinde konuştu.
Özellikle Hatay'da mücbir sebep süresinin uzatılması gerektiğini vurgulayan Çalışkan, "En büyük yıkım Hatay'da oldu.
Türkiye'deki toplam 400 konteyner kentin 200'den fazlası burada. Mücbir sebep süresinin uzatılması şart," dedi.
Çalışkan, Hatay ve deprem bölgesinde hayatın henüz normale dönmediğini, birçok insanın hâlâ konteynerlerde yaşadığını ve işyerlerinin açılamadığını belirtti.
Rezerv alanı uygulamasının getirdiği belirsizliğe de değinen Çalışkan, "Rezerv alanı muamması hâlâ devam ediyor.
Bir keyfilik idaresiyle karşı karşıyayız. Sesi gür çıkan evini rezerv alanından çıkarıyor. Peki itiraz edemeyenler ne yapacak?
Hâlâ konutların fiyatları belirlenmedi. Rezerv alanı uygulamasının kapsamı belirsiz," ifadelerini kullandı.
Çalışkan, bölgeye her gelen bakanın yeni kararlarla geldiğini, bu durumun belirsizliği artırdığını belirterek, "Böyle keyfilik olmaz.
Hatay'ın ciddiyete ihtiyacı var.
Bugün vatandaş belirsizlik kurbanı. Bu belirsizlik süreci; şehrin ne zaman ayağa kalkacağı, konutların ne zaman teslim edileceği gibi soruların cevapsız kalması nedeniyle vatandaş huzursuz," diyerek sözlerini tamamladı.

Yorum Yazın