Psikolog Selver Yazıcı, Son Zamanlarda Genç Yaşta Meydana Gelen şiddet Olaylarının Temelinde Dijital Oyunların Yattığını Söyleyerek, “oyunların Daha Gerçekçi Olmasıyla Oyunla Gerçeğin Karıştırılması Problemini Yaşıyoruz” Dedi.
Psikolog Selver Yazıcı, son zamanlarda genç yaşta meydana gelen şiddet olaylarının temelinde dijital oyunların yattığını söyleyerek, "Oyunların daha gerçekçi olmasıyla oyunla gerçeğin karıştırılması problemini yaşıyoruz" dedi.
Oyunların eskisi gibi değil daha gerçekçi olmasının oyun ile gerçeğin karıştırılma problemini ortaya çıkardığını söyleyen Selver Yazıcı, "Son zamanlarda yaşanan şiddet olaylarının altında, temelinde yatan ve büyük büyük kısmını oluşturan etkenlerden bir tanesi dijital oyunlar. Dijital oyunların eskiden olduğu gibi ufak boks sorunları gibi değil, daha çok bıçakla, gerçek kanın görüldüğü ya da daha gerçekçi oyunlarla beraber gelmesinde gençlerin gerçekle oyunu karıştırması aslında şiddetli normalleştirilmesi gibi bir problem yaşıyoruz. Bunun önüne geçebilmek için ailelere tavsiyemiz, gençlerin aslında çocuk yaştan itibaren oynadıkları oyunları kontrol etmesi. Dijitali engellemek bir çözüm değil. Çocukların elinden telefon tableti alabilmek bir çözüm değil. Ya da çocukların sosyalleşmesini engellemek bir çözüm değildir. Onun yerine ailelerin çocukların oynadıkları oyunlara katılmaları, gerekirse beraber oyunlar oynamaları ve bu şekilde kontrol altında tutmalarını tavsiye ediyoruz. Kontrol altında tutulmayan çocuklar genel olarak şiddet içerikli oyunları sosyal hayata ve gerçeğe de uyarlamaya çalışıyor. Bunun sonucunda gerçekten ceza alıp almayacağını bilmedikleri için ya da ceza sisteminin çok fazla geçerli olmamasından kaynaklı bir de şiddete meyil edebilecekleri silah bıçak gibi suç surlarına rahat ulaşabilmenin sonucu olarak gençler toplumda çok fazla şiddete meyil gösterebiliyorlar" dedi.
"Bilinç altına yerleşmeden engellenmesi gerekir"
Yazıcı, şiddetin bilinçaltına yerleşmeden engellenmesi gerektiğini söyleyerek, "Bunun en büyük etkilerinden bir tanesi ’Şiddet uyguladığımda birine bir şey yaptığımda alacağım ceza aslında bu hazzı ya da bu duyguyu tolere eder mi?’ Burada gerçekten hukuk sistemimizin ciddi cezalar vermemesindeki açıktan da kaynaklı aynı zamanda çocukların şiddet araçlarına ulaşmasından da kaynaklı ciddi bir problem var. Eğitim her zaman ailede başlar. Eğer bir çocuk karakter gelişimi oturmadan yani karakter gelişimi otururken, yerleşirken kontrol altında tutulmazsa şiddeti normalleştirebilir. Bizim burada en büyük tavsiyemiz şiddet normalleşmeden, çocuğun bilinçaltına normal bir şeymiş gibi oturmadan engelleyebilmek. Bu da aileyle geçirilen zaman ve değerler eğitiminin sağlam verilmesiyle olur" ifadelerini kullandı.
Yorum Yazın