
Kış aylarında yüzünüzde kızarıklık, kuruluk ve kabuklanma gibi sorunlar mı yaşıyorsunuz? Bu şikayetler, düşündüğünüzden farklı bir nedenden kaynaklanıyor olabilir.
Kış aylarında yüzünüzde kızarıklık, kuruluk ve kabuklanma gibi sorunlar mı yaşıyorsunuz?
Bu şikayetler, düşündüğünüzden farklı bir nedenden kaynaklanıyor olabilir.
Dermatolog Dr. Babür Süer, kış aylarında sık karşılaşılan cilt problemlerinden biri olan seboreik dermatiti ve bu rahatsızlığı nasıl yönetebileceğinizi açıklıyor.
Seboreik dermatit, özellikle kış aylarında sıkça görülen bir cilt hastalığıdır.
Yüz, saçlı deri, kaşlar ve burun çevresinde kızarıklık, kepeklenme ve kabuklanma ile kendini gösterir.
Dr. Süer’e göre bu rahatsızlık, ciltteki mantar sayısının artmasına karşı gelişen bir tepkidir.
Soğuk havalar ve kapalı mekanlarda uzun süre vakit geçirilmesi sebebiyle semptomlar genellikle bu dönemde artar.
D vitamini, sağlıklı bir cilt için önemli bir faktördür. Kış aylarında güneş ışığı azalır, bu da D vitamini seviyelerinde düşüşe neden olur.
Bu durum, seboreik dermatit semptomlarının şiddetlenmesine katkıda bulunabilir.
Dr. Süer, “Güneş ışığı ve D vitamini, ciltteki inflamasyonu hafifletebilir.
Kış aylarında D vitamini eksikliği ve stres, durumu daha da kötüleştirebilir” diyerek güneş ışığının önemini vurguluyor.
Kış aylarının soğuk havası, kapalı alanlarda uzun süre kalmak ve güneşten mahrum olmak seboreik dermatiti tetikleyebilir.
Dr. Süer ayrıca stresin bu hastalığın en sık görülen tetikleyicilerinden biri olduğunu belirtiyor.
Yoğun stres, yorgunluk ve uykusuzluk gibi faktörler hem seboreik dermatitin ortaya çıkmasını hem de mevcut semptomların şiddetlenmesini kolaylaştırabilir.
Seboreik dermatit tedavisinde mantara karşı etkili şampuanlar, harici losyonlar ve kremler önemli bir rol oynar.
Dr. Süer, cilt mikrobiyomunun dengeli olmasının da tedavinin bir parçası olduğunu belirtiyor.
Probiyotik içerikli kremler, cilt mikrobiyomunu destekleyerek hastalığın semptomlarını hafifletebilir.
Son araştırmalar, bu tür tedavi yaklaşımlarının etkinliğini kanıtlıyor.
Seboreik dermatit tedavisinin kişiye özel olması gerektiğini vurgulayan Dr. Süer, doğru şampuan ve kremlerin kullanımının yanı sıra stres yönetimi tekniklerinin de tedaviye dahil edilmesi gerektiğini söylüyor.
Her hastanın cilt yapısı farklı olduğundan, bir dermatolog tarafından kişiye özel bir tedavi planı oluşturulmasının önemini hatırlatıyor.

Yorum Yazın