Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde “Şehrin her sokak başında kale gibi kapılar vardır. Her gece sokaklarında kandiller yanar” sözleriyle tasvir ettiği Gaziantep’in tarihi Bey Mahallesi, kapsamlı bir restorasyon ve dönüşüm projesiyle yeniden ayağa kalktı.
Evliya Çelebi’nin Seyahatnamesi’nde “Şehrin her sokak başında kale gibi kapılar vardır. Her gece sokaklarında kandiller yanar” sözleriyle tasvir ettiği Gaziantep’in tarihi Bey Mahallesi, kapsamlı bir restorasyon ve dönüşüm projesiyle yeniden ayağa kalktı.
Yüzyıllardır farklı kültürleri bir arada barındıran bu mahalle, zengin tarihi, mimari dokusu ve yeni düzenlemeleriyle turizme kazandırıldı.
Bey Mahallesi, Osmanlı dönemine özgü dar sokakları, taş işçiliğiyle bezenmiş sivil mimarisi ve dini yapılarıyla dikkat çekiyor.
St. Mary Kilisesi (Kurtuluş Camii), Aziz Bedros Kilisesi (Ömer Ersoy Kültür Merkezi), Kendirli Kilisesi, Bey Camii, Kozanlı Camii ve Eyüboğlu Camii gibi önemli yapılar, mahallenin tarihsel ve kültürel zenginliğini gözler önüne seriyor.
Mahallenin özgün şehir dokusunu korumak ve gün yüzüne çıkarmak amacıyla Gaziantep Büyükşehir Belediyesi tarafından başlatılan Sokak Sağlıklaştırma Projesi, büyük bir titizlikle yürütüldü.
Proje kapsamında yaklaşık 200 evin cepheleri yenilenirken, betonarme yapılar kaldırılarak özgün taş dokusu restore edildi. Ahşap doğramalar ve taş cepheler yenilendi, çatılar onarıldı, altyapı sistemleri modernize edildi.
Mahallenin sokakları ise kesme bazalt taşlarla döşenerek estetik bir görünüme kavuşturuldu.
Mahallenin Hanifioğlu ve Noter Sokakları, "Sanat Sokağı" olarak düzenlendi. Sokakları süsleyen üç boyutlu tasarımlar, yöresel kültüre ait heykeller ve dekoratif desenler, mahallenin canlılığını artırdı.
Yerel sanatçıların eserlerini sergileyebileceği alanlar ve sanat kursları, bölgeyi bir kültür merkezi haline dönüştürdü.
El sanatları, resim, müzik, tiyatro ve halk oyunları gibi etkinliklerle mahalle, kültür ve sanatın buluşma noktası oldu.
Dünyada şehir adıyla anılan tek mutfak olma özelliği taşıyan Gaziantep mutfağı, Bey Mahallesi’nde de önemli bir yer buldu.
Proje kapsamında, yöresel lezzetlerin sunulacağı yemek mekânları ve kütüphane kafeler açıldı.
Bu mekânlar, hem turistlere hem de bölge sakinlerine hitap ederek Gaziantep mutfağını tanıtmayı ve yaşatmayı hedefliyor.
Osmanlı dönemine ait 5 tescilli taş konağın restorasyonu tamamlanarak hem şehrin geleneksel yaşam kültürünü tanıtacak hem de turizme hizmet edecek şekilde düzenlendi.
Özgün detayları korunarak yapılan restorasyonlarla, konaklar günümüz ihtiyaçlarına uygun bir şekilde yeniden tasarlandı ve ziyaretçilerin kullanımına açıldı.
Yorum Yazın