Bel fıtığına neden olan en önemli etkenlerden biri fazla kilolar. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Ahmet İnanır, bel fıtığı, disk dejenerasyonu ve tedavi yöntemleri hakkında önemli açıklamalarda bulundu.
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç. Dr. Ahmet İnanır, bel fıtığının oluşum süreciyle ilgili çarpıcı bilgiler verdi.
Omurlar arasında süspansiyon görevi gören diskler, zamanla veya ani bir zorlanma sonucu bozulabiliyor.
Diskin merkezindeki jel kıvamındaki yapı dışarı sızarak sinirlere baskı yapabiliyor.
Bu durum ağrı, uyuşma, karıncalanma, hatta kuvvet kaybına kadar ilerleyebiliyor.
Nadir durumlarda, düşük ayak, idrar ve gaita kaçırma gibi belirtiler ortaya çıkabiliyor ve cerrahi müdahale gerekebiliyor.
Doç. Dr. İnanır, fazla kilonun bel sağlığı üzerindeki etkilerini şu sözlerle açıkladı:
"Bel omurgasının esnekliğini sağlayan diskler, eklemler, bağlar ve kaslar, fazla kilolar nedeniyle aşırı yüklenmeye maruz kalıyor. Bu da zamanla bel fıtığı, disk dejenerasyonu ve Faset eklem bozukluklarına neden olabiliyor."
Ayrıca, vücut ağırlık merkezinin değişmesi bel kaymalarına yol açabiliyor.
Obezite, kanal daralması ve bel kayması riskini ciddi oranda artırıyor.
Özellikle eğilerek yapılan hareketlerin bel omurlarına büyük yük bindirdiğine dikkat çeken İnanır, “50 kilogram fazla kilosu olan bir kişi eğilerek bir kalemi aldığında dahi beline yaklaşık 250 kilogram ek yük biner” dedi.
Bu da fazla kilonun fıtık oluşumundaki rolünü açıkça ortaya koyuyor.
Genetik yatkınlığı bulunanlar, ağır iş yapanlar, uzun süre oturarak çalışanlar, uzun yol şoförleri, düşme ya da trafik kazası geçirenler ile agresif spor yapanlar risk grubundadır.
Ayrıca, öne eğilerek ağır kaldırmak da bel fıtığı riskini katlayarak artırmaktadır.
Tedavide en önemli adımın doğru hekimi bulmak olduğunu belirten Doç. Dr. İnanır, "Fıtık hastaları öncelikle bu konuda ehil bir Fizik Tedavi Uzmanı ya da Beyin Cerrahi Uzmanı bulmalıdır.
Tek yöntem genellikle yetersiz kalır, önemli olan hangi fıtık türüne hangi yöntemin uygun olduğudur" ifadelerini kullandı.
Ayrıca, sadece ağrıyı azaltmaya yönelik tedavilerin tercih edilmemesi gerektiğinin altını çizdi.
Eskiden her fıtık hastasına yürüyüş önerildiğini ancak artık bunun doğru olmadığını söyleyen İnanır, "Yürüyüş her zaman uygun değildir.
Egzersiz bazlı tedavi daha etkili sonuç verir. Özellikle kilolu hastalar egzersiz yapmayı yaşam biçimi haline getirmelidir" dedi.
Bel fıtığı vakalarının çoğunluğunun ameliyatsız tedavi ile düzeldiğini belirten İnanır, cerrahinin son seçenek olması gerektiğini vurguladı.
"Hastanın kas gücünde ciddi kayıp yoksa hemen cerrahi önermek hatalı olur. Uygulanan tedavilere rağmen iyileşme görülmüyorsa o zaman cerrahi gündeme gelebilir" dedi.
Tedavide en büyük rolün hasta eğitimine ait olduğunu söyleyen Doç. Dr. Ahmet İnanır, "Hastaya doğru duruş, eğilme, oturma, yük taşıma teknikleri öğretilmelidir.
Ayrıca ergonomik yaşam düzenlemeleri, iş değişikliği gibi adımlar gerekebilir.
Hatta gerektiğinde korse kullanımı ve cinsel hayat düzenlemesi dahi tedavi planına dahil edilmelidir" şeklinde konuştu.
Yorum Yazın