
Diz ağrısı, tutukluk, şişlik gibi şikayetler yaşıyorsanız diz kireçlenmesiyle karşı karşıya olabilirsiniz. Doç. Dr. Ahmet İnanır, hidrojel tedavisi hakkında önemli bilgiler verdi.
Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Doç.Dr. Ahmet İnanır, diz kireçlenmesi konusunda dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
Eğer dizlerinizde giderek artan ağrı, tutukluk, kilitlenme, şişlik ve yürüme zorluğu gibi sorunlar yaşıyorsanız, özellikle gece uykularınızı bölen bir acı hissediyorsanız, bu durum diz kireçlenmesinin habercisi olabilir.
Diz ekleminde sertlik ve hareketlerde kısıtlılık, hareket sırasında çıtırtı sesi, diz veya bacakta şekil bozukluğu gibi belirtiler de kireçlenmenin ileri evrelerine işaret edebilir.
Doç. Dr. Ahmet İnanır’a göre diz kireçlenmesinin birçok farklı sebebi olabilir.
Yaralanmalar, ani ve zorlama hareketler, uzun süreli oturma ya da ayakta kalma, spor faaliyetleri, enfeksiyonlar ve diz ekleminde meydana gelen aşınmalar, en yaygın nedenler arasında yer alıyor.
Bunun dışında yaşlanma, aşırı kilo, ağır sporlar, yanlış yürüme teknikleri ve genetik faktörler de diz sağlığını olumsuz etkileyerek kireçlenme riskini artırıyor.
Diz kireçlenmesi, eklemdeki hasarın derecesine göre 1’den 4’e kadar sınıflandırılıyor. Sağlıklı bir diz genellikle “0” derecesinde kabul edilir.
En yüksek seviye olan 4. derece ise “şiddetli diz kireçlenmesi” anlamına gelir. Bu evrede dizdeki ağrı ciddi boyutlara ulaşır ve hareket kabiliyeti büyük ölçüde kısıtlanır.
Doç. Dr. Ahmet İnanır, 4. evreye ilerlemiş diz kireçlenmelerinde ameliyatsız bir tedavi seçeneği olan Hidrojel Tedavisi (Sıvı Diz Protezi) hakkında bilgi verdi. Bu yöntem, doku hasarına bağlı ağrıları hafifletmek ve iyileşmeyi desteklemek amacıyla uygulanıyor.
Tamamen steril koşullarda, ameliyathane gerekmeden ve anesteziye ihtiyaç duyulmadan, 15 dakikalık bir enjeksiyon işlemiyle uygulanıyor.
Gerekirse işlem sırasında hafif lokal anestezikler (soğutucu sprey gibi) kullanılabiliyor.
Hidrojelin %97,5’i steril su, %2,5’i ise poliakrilamid (PAAG) adlı bir maddeden oluşuyor.
Hidrojel, diz eklemindeki sinovyal sıvının eski işlevine kavuşmasına yardımcı oluyor. Kıkırdak dokuyu taklit ederek eklemi kayganlaştırıyor, ağrının azalmasını sağlıyor ve eklem hareketliliğini artırıyor.
Aynı zamanda iç eklem zarına entegre olarak “yastık etkisi” yaratarak şok emici görevi üstleniyor.

Yorum Yazın