
Uzman Klinik Psikolog Aslı Kanizi Uysal, dijital dünyanın bireyler üzerindeki olumsuz etkilerine dikkat çekerek, dijital detoksun zihinsel ve duygusal sağlık açısından önemini vurguladı.

Günümüzde dijital varoluş, hayatımızın ayrılmaz bir parçası haline geldi. Ancak bu dijital yaşam, kontrolsüz hale geldiğinde bireyin gerçek benliğinden uzaklaşmasına neden olabiliyor.
Uzman Klinik Psikolog Aslı Kanizi Uysal, dijital dünyada sürekli görünür olma çabasının kimlik karmaşasına yol açtığını belirtti.
"Sosyal medyada hayatta kalmaya çalışmak, bireyleri kendilerinden uzaklaştırıyor," diyen Uysal, insanların başkalarının hayatlarını taklit ederek yaşadığını ve bunun derin bir boşluk hissine sebep olduğunu söyledi.
Bu süreçte kişiler sıklıkla “Yapıyorum ama yine de mutlu olamıyorum” diyerek içsel tatminsizliklerini dile getiriyor.
Dijital ortamlarda geçirilen zamanın artmasıyla bireyler, kendi isteklerinden uzaklaşıp başkalarının beklentilerine göre yaşamaya başlıyor.
Bu da psikolojik sorunların önünü açıyor. Uysal'a göre, dijital detoks, bireylerin kendilerine dönmelerine, kıyaslama alışkanlıklarını azaltmalarına ve duygusal iniş çıkışlarla daha iyi başa çıkmalarına yardımcı oluyor.
Özellikle sosyal medya üzerinden sürekli olarak başkalarının başarılarını, bedenlerini ya da yaşam tarzlarını görmenin öfke, kıskançlık ve yetersizlik hissi gibi duygulara sebep olabileceğini belirten Uysal, bu durumun beden dismorfik bozukluk, sosyal performans kaygısı ve başarısızlık hissi gibi sorunları tetiklediğini ifade etti.
FOMO (Bir Şeyleri Kaçırma Korkusu) da dijital dünyanın getirdiği bir başka psikolojik baskı.
Bu kaygının yaşam kalitesini düşürdüğünü söyleyen Uysal, dijital detoksun bu duyguyla baş etmede etkili bir yöntem olduğunu vurguladı.
Sonuç olarak, dijital dünyadan kısa süreli uzaklaşmak, bireylerin hem ruhsal hem de fiziksel sağlığı üzerinde olumlu etkiler yaratabiliyor.
Uysal, dijital detoksun bireyin içsel huzurunu artırarak daha sağlıklı ve mutlu bir yaşam sürmesine katkı sağladığını belirtti.

Yorum Yazın