04 Mayıs, 2024, Cumartesi
DOLAR32.3391
EURO34.8912
ALTIN2393.4

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan Türk-İş'i Ziyaret Etti

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan Türk-İş'i Ziyaret Etti
Abone ol
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Türk-İş'i ziyaret ederek, önemli açıklamalarda bulundu.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Türk-İş'i ziyaret ederek, önemli açıklamalarda bulundu.

Ziyaret sırasında, Çalışma Meclisi'nin ülke için kritik bir sosyal diyalog mekanizması olduğunu vurgulayan Işıkhan, "Bu meclis, ülkemizde 1947 yılından beri çalışma hayatını ilgilendiren temel konuları ele almakta ve tüm tarafların katkılarıyla politikaları hayata geçirmektedir" dedi.

Işıkhan, son olarak 2019 yılında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla gerçekleştirilen 12. Çalışma Meclisi'nin ardından, beş yıl aradan sonra 13. Çalışma Meclisi'ni düzenlemeyi planladıklarını belirtti.

29-30 Nisan 2024 tarihlerinde Ankara'da yapılacak olan 13. Çalışma Meclisi'nin gündemini, "Türkiye Yüzyılında Çalışma Hayatı: Emeğin, Sendikal Örgütlenmenin ve İstihdamın Geleceği" olarak belirlediklerini ifade etti.

Programın üç gün süreceğini ve çeşitli panellerin düzenleneceğini söyledi.

Ayrıca, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nün yaklaştığını hatırlatan Işıkhan, bu yılın önceki yıllardan çok daha anlamlı ve farklı bir atmosferde kutlanacağını vurguladı.

1 Mayıs'ın, Cumhuriyetin ikinci yüzyılını ve Türkiye Yüzyılını'nı başlatacak bir milat olması nedeniyle önemli olduğunu belirtti.

Bakan Işıkhan’ın ardından TÜRK-İŞ Genel Başkanı Atalay bir konuşma gerçekleştirdi.

Atalay, “Bu sene 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü programını Bursa’da düzenleyeceğiz.

Bu programda ana gündemimiz vergi olacak. Çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi almak lazım.” dedi.

Atalay, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ve beraberindeki heyetin TÜRK-İŞ’i ziyaretinde, İsrail’in Filistin’e yönelik saldırılarına dikkati çekerek, dünyanın yaşananlara sessiz kaldığını söyledi.

Bakan Işıkhan’ın 2024 yılı için belirlenen asgari ücrete artış yapılmayacağı yönündeki açıklamasını anımsatan Atalay, şöyle konuştu:

“Enflasyonu durdurmadan, tabiri caizse küpün altını kapatmadan küpün üzerine istediğiniz kadar suyu doldurun, kısacası parayı verin paranın bir hükmü kalmıyor.

Bunun için biran evvel küpün altını kapatmak lazım. Enflasyonu durdurmak lazım. Ondan sonra da toplumun alım gücünü belirli bir noktaya çekmek lazım.

Bu sene 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü programını Bursa’da düzenleyeceğiz. Bu programda ana gündemimiz vergi olacak.

Çok kazanandan çok, az kazanandan az vergi almak lazım. İşçiler ocak ayında aldığı ücreti iki ay sonra vergi kesintileri nedeniyle alamıyor.

Bununla ilgili bir düzenlemeye ihtiyaç var. Bu işçiyi de memuru da ilgilendiriyor. Sene başında alınan 20 bin lira sene sonunda 16 bin liraya düşüyor. Bunun kabul edilebilir bir tarafı yok.”

Atalay, 13. Çalışma Meclisi’nin 29-30 Nisan’da düzenleneceğini anımsatarak, “Bu toplantıda, sendikalar, sivil toplum örgütleri olarak sıkıntılarımızı bir daha Sayın Cumhurbaşkanına anlatırız.

İşçiyi, emekliyi, taşeron işçisini, asgari ücretliyi, fakiri güldürmeden bu ülkede barışı sağlamamız mümkün değil.” dedi.

Türkiye’nin bir anayasa değişikliğine ihtiyacı olduğunu dile getiren Atalay, “17 milyon işçinin olduğu ülkede 2,5 milyon işçi sendikal örgütlü.

Yani bu kabul edilir bir rakam değil. Yani bu savunabilecek bir rakam değil. Burada evvela Meclis sorumlu, ülkeyi yönetenler sorumlu. Biz de sendikacı olarak biz de sorumluyuz.

Düşünebiliyor musunuz? Sıradan bir iş yerinde 1.000 kişi çalışıyor. 952 tanesinin üyeliğini alıyoruz. Mahkeme 7 sene sürüyor. 7 sene sonra ne iş yeri kalıyor ne sendika kalıyor ne bir şey kalıyor.

Onun için bizim bu Sendikalar Yasası 12 Eylül’den kalan, darbe anayasasından kalan bir düzenleme. Esas anayasa değişikliğine işçilerin ihtiyacı var.” dedi.

Soma ve Ermenek’te yaşanan maden kazalarına dikkati çeken Atalay, şöyle konuştu:

“İliç’te 7 tane arkadaşımız hala toprak altında. İş kazalarında her gün 4 işçi hayatını kaybediyor. İşin enteresanı kısa bir zaman evvel 29 tane kardeşimiz yanarak, bağıra bağıra can verdi.

Bu ülkenin büyük kesimi, onları hala görmedi. Bu ülkede kadrolu eylemciler var. Sayıları bir eli parmak kadar olsun. En ufak mesele ortaya çıkıyorlar ama Beşiktaş’taki bu vahim iş cinayetinde hiç kimse ağzını açmıyor.

Oradaki insanlar daracık yere 29 kişiyi kapattılar. Beşiktaş’ın sorumlusu kimse, Soma’nın sorumlusu kimse, İliç’in sorumlusu kimse, bunlar hesap vermeden iş kazalarını önleme şansımız yok.

İşçi sağlığı ve iş güvenliği paradan daha önemli, insan canı paradan daha önemli. İş sağlığı ve güvenliğiyle ilgili dünyanın en iyi kanunu bizde olmasına rağmen maalesef merhametsiz işverenler bu işi suistimal etmeye,

işçileri göz göre göre ölüme götürmeye devam ediyorlar. Burada sendikaların, Bakanlığın, ülkeyi yönetenlerin sorumluluğu var.

Ben nefes aldığım müddetçe Soma’nın cinayet olduğunu anlatmaya devam edeceğim.” dedi.

Anahtar Kelimeler:
  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
Şehzadelerin minikleri 23 Nisan coşkusunu Başkan Durbayla yaşadıÖnceki Haber

Şehzadelerin minikleri 23 Nisan coşkusun...

Şahin: “Kararlarınızı hep barıştan, dostluktan yana alın”Sonraki Haber

Şahin: “Kararlarınızı hep barıştan, dost...

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar