Türkiye’nin farklı illerinde art arda yaşanan gıda zehirlenmeleri endişe yaratırken, Bakanlıklar vatandaşlara kritik uyarılar ve güncel denetim verilerini açıkladı.
Türkiye genelinde son haftalarda peş peşe yaşanan gıda zehirlenmesi vakaları kamuoyunda tedirginliğe yol açtı.
Tarım ve Orman Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı, hem zehirlenme kaynakları hem de alınması gereken önlemler konusunda vatandaşları uyardı.
Yetkililer özellikle doğadan bilinçsizce toplanan zehirli bitkiler ile toplu yemek organizasyonlarında hazırlanan gıdaların vaka artışında belirleyici olduğunu vurguluyor.
Uzmanlara göre bazı bitkiler dış görünüşte masum görünse de sinir sistemini etkileyen güçlü toksinler içeriyor.
Bu maddeler kısa sürede görme kaybı, bilinç bulanıklığı ve solunum yetmezliği gibi ciddi sağlık sorunlarına neden olabiliyor.
Bakanlık yetkilileri, etiketsiz, menşei belirsiz ve kayıt dışı gıdaların tüketilmesinin büyük risk taşıdığına dikkat çekerek özellikle internet ve sosyal medya üzerinden satılan “organik” veya “ev yapımı” ürünlerde denetimsizlik riski bulunduğunu ifade ediyor.
Son dönemdeki birçok gıda zehirlenmesi olayı; düğün, mevlit, taziye yemekleri ve çeşitli yurtlar gibi kalabalık organizasyonlarda yaşandı. Yapılan incelemelerde:
Tek tencerede pişirilen yemeklerin uzun süre bekletilmesi
Uygunsuz taşıma koşulları
Çapraz bulaşma
Yetersiz hijyen faktörlerinin öne çıktığı belirtildi.
Bakanlık, Türkiye genelinde kapsamlı gıda denetimlerini sürdürüyor. 2025 yılı içinde 81 ilde yapılan 1 milyon 103 bin 52 denetimde, uygunsuzluk tespit edilen işletmelere:
25 bin 749 idari para cezası
2 milyar 206 milyon TL’nin üzerinde toplam yaptırım
uygulandı ve 495 işletme hakkında savcılığa suç duyurusu yapıldı.
Sadece İstanbul’da faaliyet gösteren 135 bin 717 gıda işletmesinde, 2025 yılı boyunca:
192 bin 148 resmî kontrol
8.026 idari para cezası
79 savcılık dosyası kayda geçti.
Beşiktaş Ortaköy’deki 138 işletmede ise 202 resmî kontrol gerçekleştirildi.
Tarım ve Orman Bakanlığı, gıda okuryazarlığını artırmak için sosyal medya kampanyaları, okul eğitimleri ve işletmelerde bilgilendirme çalışmalarını sürdürüyor.
Türkiye, bu yıl Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi’nin #SafeSafe2Eat kampanyasına da katıldı.
Sağlık Bakanlığı’nın “Gıda Kaynaklı Zehirlenmelerde Erken Bildirim Programı” kapsamında şüpheli vakalar hızlı şekilde takip ediliyor.
Şikâyetler üzerine alınan numuneler Halk Sağlığı Laboratuvarlarında inceleniyor ve uygunsuzluk tespit edilmesi halinde konu eş zamanlı olarak savcılığa ve ilgili kurumlara bildiriliyor.
Yemekler pişirildikten sonra kısa sürede tüketilmeli, oda sıcaklığında bekletilmemeli.
Sıcak tutulacak gıdaların sıcaklığı 65°C’nin altına düşmemeli; bu sıcaklıkta 3 saatten fazla bekletilmemeli.
Catering firmalarının Bakanlık İşletme Kayıt Belgesine sahip olup olmadığı kontrol edilmeli.
Çiğ ve pişmiş ürünler aynı ekipmanla hazırlanarak çapraz bulaşmaya yol açılmamalı.
Et, pilav ve salatalar kapalı kaplarda taşınmalı.
Kullanılan suyun içilebilir nitelikte olması sağlanmalı; kuyu veya tanker sularında analiz raporu bulunmalı.
Artan yemekler ertesi gün yeniden ısıtılarak servis edilmemeli.
Zehirlenme belirtileri gösteren kişiler (bulantı, karın ağrısı, halsizlik) hemen 112’yi aramalı.
Toplu yemek sağlayan işletmeler her öğünden en az 72 saat numune saklamak zorunda.
Açıkta satılan gıdalar mümkün olduğunca tüketilmemeli.
Doğadan toplanan mantar, meyve ve otlar uzman onayı olmadan yenmemeli.
Bozulmuş, şişmiş, rengi değişmiş konserveler kesinlikle tüketilmemeli.
Şüpheli ürünler ALO 174 Gıda Hattı veya WhatsApp İhbar Hattı üzerinden bildirilmeli.
Vakayla ilişkili ürün veya ambalaj örnekleri saklanmalı.
Yorum Yazın