
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, 15 Eylül'de İstanbul'da düzenlenecek "Deprem Gerçeği ve Kentsel Dönüşüm Şûrası"na ilişkin açıklamalarda bulundu.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, 15 Eylül'de İstanbul'da düzenlenecek "Deprem Gerçeği ve Kentsel Dönüşüm Şûrası"na ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bakan Özhaseki, şûrada bilim adamlarından, akademisyenlere kadar herkesin görüşlerini almayı hedeflediklerini söyledi.
Özhaseki, "Yasa taslağını da hazırlamıştık. Son olarak gözden geçirip yanılma payını en aza düşürmek istiyoruz." dedi.
Bakan Özhaseki, Türkiye'deki yapı stokunun önemli bir kısmının depreme dayanıksız olduğunu belirterek, kentsel dönüşümü hızlandırmanın önemine vurgu yaptı.
Özhaseki, "2012 yılında Cumhurbaşkanımızın talimatıyla bir yasa çıktı.
Binlerce konut yapılmış. 2 milyondan fazla konut kentsel dönüşüme uğramış.
Kentsel dönüşümü daha çok yapmamız lazım. 10 yıllık da bir tecrübe var.
Bu tecrübede de tıkandığımız yerler neresi? Bizim aşmamız gereken sorunlar nereler?
Bir an önce hızlandırabilmemiz için çalışmalar artık son aşamasına getirdik.
İnşallah meclis açıldığında da taslağımızı indirip yüce Meclis'in takdiriyle de bu yasaları çıkarmak istiyoruz." dedi.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bölgedeki yapılaşmaya ilişkin bilgiler veren Bakan Özhaseki, şu ifadeleri kullandı:
"Konut olarak 680 bin konut inşa etmemiz gerekiyor. Şu anda da ihalesini yapıp işe başladığımız konut sayısı 200 bin.
TOKİ çok güçlü bir kuruluş. Bununla iftihar ediyoruz. Bu son depremde de TOKİ sınıfı geçti. Hiçbir evde bir çatlak bile olmadı.
O zaman bizim TOKİ üzerine biraz daha yüklenip hızlı yapmamız gereken bir ortam çıktı.
Fakat TOKİ'nin de nihayetinde yıllık yaptığı konut kapasitesi 60-70 bin civarında.
20 yıl boyunca 1 milyon 250 bin konut yaptı. Şimdi bir anda diyoruz ki; TOKİ 850 bin konutu yap.
Kolay bir iş değil. Bir de rezerv alanlarda başlayabiliyoruz. Rezerv alan bulmak da kolay değil.
Şehirlerin etrafında, çeperlerinde hazineye ait olan yerlere altyapısını yapıp yeni konutlar yapmaya çalışıyoruz.
İşte bu başladığımız konutların sayısı 200 bin civarında. Başladığı günden itibaren, bir sene sürmeden teslim edeceğiz.
" Kira artışlarının nedenlerine de değinen Bakan Özhaseki, pandeminin ardından Ukrayna savaşının ve depremlerin bu artışlarda etkili olduğunu söyledi.
Özhaseki, "Tedarik zincirinin bozulması birçok fiyat dengelemesini gerçekten yerinden oynattı ve bozdu.
Arkasından Ukrayna harbi, sonra depremler gerçekten her şeyi adeta yerinden oynatı diyebiliriz.
Binlerce aile dışarıya çıktı ve o kiralık konutları tutunca arz talep dengesi bozuldu.
Biz bütün hazine arazilerini taratıp sonra da planlayıp arz etmeyi düşünüyoruz.
İki üç seneye kalmaz bu arz talep dengesini yeniden bir rayına oturtup ve bu fiyattan aşağı doğru indiğini hep birlikte görürüz." dedi.
Sıfır Atık hareketine ilişkin de konuşan Bakan Özhaseki, "Atıkların geçen yıl yüzde 20'sini geri dönüştürdük. Bu sene yüzde 35'e çıkmasını bekliyoruz.
432 milyon ağacın kesilmesini önlemiş olduk. Emine hanım bu projeye kendisini adadı. 30 Mart sıfır atık günü oldu.
Emine Erdoğan hanımefendi ile küresel çevre hareketine dönüştü. Sıfır atık denince Türkiye akla gelen ülke oldu. 96 milyar tasarruf sağlandı." ifadelerini kullandı.
Millet bahçeleri konusunda da hedeflerini açıklayan Bakan Özhaseki, "Şu anda millet bahçesi 80 milyon metrekare civarında. Ve bu devam ediyor.
Biz buna inşallah devam edeceğiz." dedi. Akıllı şehirler konusunda da çalışmaların devam ettiğini belirten Bakan Özhaseki, "Türkiye'deki şehirlerimiz bayağı gayretliler.
Mesela Konya çok önde gidiyor. Birkaç şehirde arkadan onları takip ediyor.
Bir taraftan geleneksel mimariyi ortaya çıkaran insan inancına göre yaşayabileceği ortamı hazırlarken bir taraftan da bu akıllı şehir konsepti içerisinde birçok şeyden tasarruf edebiliyorsunuz.
Mesela çatılarda biriken sular daha sonra akıyor bir yere doğru. O suyu alıp bir yerde topluyorsunuz.
Bir arıtmadan geçiriyorsunuz. Kullanım suyu olarak kullanıyorsunuz. Veyahut da bahçe sulamasında çok rahat kullanabiliyorsunuz.
Su zengini bir ülke değiliz. Bunu yaptığınız zaman siz orada bir tasarrufa da gitmiş oluyorsunuz.
Bütün bunların bir araya geldiği şehirlere biz akıllı şehir diyoruz.” şeklinde konuştu.

Yorum Yazın