Azerbaycan Büyükelçisi Mammadov: “Artık Azerbaycanlı mülteci veya göçmen yoktur”

Azerbaycan’ın Ankara Büyükelçisi Reşad Mammadov, 2’nci Dağlık Karabağ Savaşı Zaferi’ne ilişkin, "Gencecik çocuklar, Ermeni işgali altında olan Azerbaycan topraklarının yüzde 20’sinin her karışını öz kanıyla yoğurup, her karışını öz kanıyla sulamıştır. Bu canların, bu genç insanların hayatı pahasına biz topraklarımızı 44 gün içerisinde işgalden kurtardık. Artık Azerbaycanlı mülteci veya göçmen yoktur" dedi.

Azerbaycan’ın Ankara Büyükelçiliği tarafından Azerbaycan’ın toprak bütünlüğü korumak amacıyla canlarını feda eden şehitler için anma programı düzenlendi. Programa, Azerbaycan’ın Ankara Büyükelçisi Reşad Mammadov’un yanı sıra Türkiye-Azerbaycan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti milletvekili Şamil Ayrım, Albay Erhan Altunok, çok sayıda şehit ve gazi yakınları ve askeri personel katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan program, şehitlerin anısına hazırlanmış olan kısa film gösterisinde 2’nci Dağlık Karabağ Savaşı’ndaki mücadeleden kısa kesitler verilmesinin ardından Kur’an Tilaveti ile devam etti.

“Artık Azerbaycanlı mülteci veya göçmen yoktur”

Uluslararası kuruluşlarda alınan kararların uygulanmadığını ve bunun içinde ortada bir sebep olmadığına dikkati çeken Azerbaycan’ın Ankara Büyükelçisi Reşad Mammadov, “Azerbaycan öz ordusuna güvenirdi, öz kardeşlerine güvenirdi. 15,16 ve 17 yaşındaki çocuklarımız, Türk Harp Okulu’nda eğitim aldı. Şimdi onlar komutanlık yapıp ordumuzu yönetiyorlar. Güçlü Azerbaycan ordusu, ekonomisi kuruldu. Ermenilerin tahribatı sonucunda Azerbaycan Türklerinin yaşadığı köylere, kentlere saldırıların arttığı zamanlarda yine şehit verdik. Cumhurbaşkanımız, ordumuzun en büyük komutanı İlham Aliyev’in orduya verdiği emre göre topraklarımız işgalden kurtarılmaya başladı. Gencecik çocuklar, Ermeni işgali altında olan Azerbaycan topraklarının yüzde 20’sinin her karışını öz kanıyla yoğurup, her karışını öz kanıyla sulamıştır. Bu canların, bu genç insanların hayatı pahasına biz topraklarımızı 44 gün içerisinde işgalden kurtardık. Artık Azerbaycanlı mülteci veya göçmen yoktur. Azerbaycan vatandaşları, Azerbaycan Anayasası’na göre istedikleri yerde yaşama hakkına sahiptirler” diye konuştu.

“Azerbaycan, Dağlık Karabağ’da 3 milyardan fazla ekonomik değere sahip projeleri hayata geçirmektedir”

Mammadov, Ermenistan işgalinden kurtarılan Karabağ bölgesinin Azerbaycan tarafından yeniden inşa edildiğini belirterek, “300’den fazla köyümüz, büyük şehirlerimiz, kentlerimiz yok oldu. İnsanların yaşadığı bölgelerde bulunan 67 camiden 65’i yok oldu. 3 tanesinde de hayvanları saklıyorlardı. Bütün müzelerimiz, tiyatrolarımız, abidelerimiz mahvedildi. Azerbaycan’ın mirası o bölgeden silindi ama biz yeniden bunları kurmaktayız. Altyapılar oluşturmaktayız, yollar yapmaktayız, akıllı köyler ve kentler yapıyoruz ve yapacağız. Bir yıl önce 20 Ekim 2020’de Fuzuli Havaalanı açıldı. Azerbaycan, Dağlık Karabağ’da 3 milyardan fazla ekonomik değere sahip projeleri hayata geçirmektedir” değerlendirmesinde bulundu.

"Biz hangi milletin ne olduğunu biliyoruz"

Azerbaycan topraklarında yaklaşık 200 yıldır katliam yaşandığını ve bu durumun en son örneklerinden biri olan ‘Hocalı Katliamı’nı yaşadıklarını anımsatan Türkiye-Azerbaycan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti milletvekili Şamil Ayrım, "26 Şubat 1996’da yaşlıları, gençleri, kadınları ve çocukları öldürdüler. Kafalarını kestirip, derilerini yüzdüler. Biz, bunlara şahit olduk. Bunları söylerken bile insanın ağlayası geliyor ama bunları yaşadık. İşte bu toplum, işte bu coğrafyada yaşayan insanlar maalesef bunları yaşadı. Biz hangi milletin ne olduğunu biliyoruz. En son 12 Eylül günü kalleşçe mayın döşemek bahanesiyle yine Azerbaycan sınırlarına girdiler ve 70’e yakın genç kardeşlerimizi şehit ettiler. Bunları unutmuyoruz” ifadelerini kullandı.

Ayrıca Mammadov, "Maalesef her zaman şehitlerimiz olmaktadır. Allah şehitlerimize rahmet eylesin. Azerbaycan milleti hiç bir zaman şehitlerini unutmayacaktır" dedi.

Anma programı, açılış konuşmalarının ardından şehitlerin anısına keman ve piyano dinletisi ile son buldu.