19 Mayıs, 2024, Pazar
DOLAR32.2053
EURO35.1156
ALTIN2500.6

Akşener: “Sandık Ufukta Belirdi, Vakit Hesap Sorma Vaktidir”

  • Yazdır
  • A
    Yazı Tipi
  • Yorumlar
Akşener: “Sandık Ufukta Belirdi, Vakit Hesap Sorma Vaktidir”
Abone ol
İYİ Parti Genel başkanı Meral Akşener ufukta sandığın belirdiğini artık hesap sorma vaktinin geldiğini kaydetti. “Vakit umutsuzluk vakti değildir” diyen Akşener “vakit mücadele etme milletimize yaşatılan yolsuzlukların hesabını sorma sahipsiz bırakılanlara sahip çıkma tüm ucuz oyunları bozma maskeli baloları dağıtma ve kumar masalarını devirme vaktidir” ifadelerini kullandı.

İYİ Parti Genel başkanı Meral Akşener ufukta sandığın belirdiğini artık hesap sorma vaktinin geldiğini kaydetti. “Vakit umutsuzluk vakti değildir” diyen Akşener “vakit mücadele etme milletimize yaşatılan yolsuzlukların hesabını sorma sahipsiz bırakılanlara sahip çıkma tüm ucuz oyunları bozma maskeli baloları dağıtma ve kumar masalarını devirme vaktidir” ifadelerini kullandı.

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener TBMM grup toplantısında yaptığı konuşmada ülke gündemiyle ilgili çok sayıda konuya değindi.  Akşener konuşmasına, Ülkü Ocakları Eski Genel Başkanı Doç Dr Sinan Ateş’in Ankara’da suikastla öldürülmesi ile başladı.

“SİNAN ATEŞ SÜİKASTİ BİR AN ÖNCE AYDINLATILMALIDIR”

 30 Aralık Cuma günü, başkent Ankara’nın, bir suikaste sahne olduğunu aktaran Akşener şöyle devam etti:

“Ülkü Ocakları eski Genel Başkanı Sinan Ateş’e düzenlenen suikast, emniyet ve istihbarat birimlerini ayağa kaldırması gereken bir olaydır. Güvenlik güçlerimizin bu önemli olayın acilen aydınlatılması için ellerinden geleni yapacağına inanıyorum. Bu vesileyle buradan da merhum Sinan Ateş’e Allah’tan rahmet, başta Bengisu ve Banuçiçek evlatlarımız olmak üzere ailesi ve sevenlerine sabırlar diliyorum. Başımız sağ olsun”

Daha sonra Cumhurbaşkanı Recep  Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan emekli maaşına yapılan zamma değinen İYİ Parti Lideri Meral Akşener, “Sayın Erdoğan sen şimdiye kadar ne emeklilerimizin sesini ne de bizim sesimizi duymadın. Daha doğrusu, duymazdan geldin. Son günlerde ne hikmetse kulaklarında bir iyileşme gözlemlesek de artık çok geç. Çünkü artık sandık ufukta göründü. Son düzlükte çırpınsan da artık nafile. Hayırlısıyla çok yakında seni de emekli ediyoruz. O yüzden sana tavsiyem en azından o kaçınılmaz emeklilik günlerinde emekli vatandaşlarımızın arasında ‘giderayak, ben de size bu iyiliği yaptım’ diyerek dolaşmak istiyorsan en düşük emekli maaşını, bir an önce, asgari ücret düzeyine çıkar. Hadi bakalım Sayın Erdoğan bu sesi duy da görelim. Bu sorunu çöz de görelim. Bizden önce yap da görelim” diye konuştu.

“2023’ÜN SABAHINDA BİZİ ADETA SELAMLAYAN ZAMLARI KİM YAPTI SAYIN ERDOĞAN”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı işaret ederek hiçbir öngörüsünün gerçek olmadığını hiçbir hesabının tutmadığını hiçbir sözünün arkasında durmadığını belirten Akşener şunları söyledi:

“Sayın Erdoğan 2023 yılının ilk günlerinde de artık alıştığımız yönetim performansına kaldığı yerden devam ediyor. Biliyorsunuz kendisi geçtiğimiz günlerde yine bir açıklama yapmıştı. Demişti ki: ‘2023’te herkes hesabını, yüzde 20’ler seviyesindeki bir enflasyona göre yapsın.’ Hatta bu sözüne ek olarak; iktidar olarak bunun aksi yönünde hareket edenlere yönelik de yetkilerini kullanacaklarını söylemişti. O zaman, ben de buradan, kendisine sormak istiyorum: Madem öyle 2023’ün daha ilk sabahında bizi adeta selamlayan zamları, kim yaptı? Sözüm ona ‘yönettiğiniz’ devletin, tüm kalemlerinde en azı yüzde 120’ler seviyesine varan bu zamları kim yaptı? Makyajlı enflasyon rakamlarının bile üzerine çıkan oranlardaki bu zamları, kim yaptı? Cevabı ben vereyim: Sen yaptın Sayın Erdoğan. Bu zamları bizzat sen yaptın. Madem söz verdin, o zaman hodri meydan. Buyur sözünü tut. Hesabı tutmayan sensin. Aksi yönde hareket eden sensin. Tüm bu zamları yapan sensin. Millete verdiği sözden dönen de her zamanki gibi yine sensin Sayın Erdoğan”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’a eleştirilerine devam eden Akşener

“Utanmadan  Bizim sırtımızdaki küfe, 85 milyonun taşındığı bir küfe’ diyorsun. Evet, sizin sırtınızda bir küfe var. Ama o küfede 85 milyon vatandaşımız yok. O küfede 5 müteahhidiniz var, o küfede doymak bilmeyen yandaşlarınız var. O küfede, 5-10-15 maaş alan arsız danışmanlarınız var. O küfede Katar’a maça gitmek için kullandığınız lüks uçaklarınız var. O küfede günlük maliyeti 18 milyonu bulan saray sefanız var. O küfede bitmeyen yolsuzluklar hırsızlıklar arsızlıklar var. Ez cümle; O küfede milletimize dair sadece vebal var, ah var, kul hakkı var, ıstırap var.” İfadelerini kullandı.

“ONLAR KAYNAKLARI HAR VURUP HARMAN SAVURURKEN FATURAYI BİZ ÖDÜYORUZ”

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın sırtındaki bu israf ve yolsuzluk küfesinin ceremesini milletçe çektiklerini aktaran Akşener “Onlar memleketimizin kaynaklarını har vurup harman savururken faturayı biz ödüyoruz. Onlar tüm beceriksizlikleriyle saray sefası sürerken bizler, asgari ücretle, geçinmeye çalışıyoruz” dedi.

“HORTLATTIKLARI ENFLASYON CANAVARI YÜZÜNDEN ASGARİ ÜCRET ARTIŞI DAHA HESAPLARA YATMADAN ERİYİP GİDECEK”

Asgari ücret üzerinden ekonomideki gelişmelere ve zam furyası ile ilgili sert eleştirilerine devam eden İYİ parti Genel başkanı Meral Akşener şunları söyledi:

“Yeni asgari ücret aylık net 8 bin 500 lira olarak açıklandı. İşverene maliyeti ise 11 bin 750 lira oldu. Hâlbuki Türk-İş’in Aralık ayında açıkladığı açlık sınırı 8 bin 130 liraydı. Biz de İYİ Parti olarak, tam da bu yüzden asgari ücretin 9 bin 600 lira olmasını ve bu sayede enflasyon canavarıyla boğuşan vatandaşlarımızın hiç değilse birkaç ay nefes almasını önermiştik. Çünkü bu arkadaşlar, belli ki hâlâ anlamadılar ama kendi elleriyle hortlattıkları enflasyon canavarı yüzünden açıklanan asgari ücret artışı daha hesaplara yatmadan eriyip gidecek. Çünkü açıklanan asgari ücret açlık sınırının sadece 370 lira üzerinde. Ve maalesef enflasyonun yakıcı artışı doğrultusunda önümüzdeki ay muhtemelen açlık sınırının altında kalacak. Yani Türkiye’de çalışanların, yaklaşık yüzde 60’ının aldığı ücret açlık sınırının altında olacak. Yani; Kürsülerden hamasi tiratlar atan Sayın Erdoğan milletimizi açlığa mahkûm edecek. Yani; ‘Asgari ücretliyi enflasyona ezdirmedik’ yalanı, gün gibi ortaya çıkacak”

“ÖNCELİKLE ENFLASYONU DÜŞÜRMEK ALIM GÜCÜNÜ ARTTIRMAK”

Ekonomideki rakamların büyümesinin hiçbir şey ifade etmediğini önemli olanın enflasyonu aşağı çekmek olduğunu dile getiren Akşener

“Önemli olan insanımızın alım gücünü artırmak. Önemli olan verimliliği sağlamak. Çünkü enflasyon sarmalı sürdükçe gelen ücret artışları refahı arttırmaz. Üstelik hane halkının özel sektörün ve kamunun mali dengelerinde de bozulmaya neden olur. İktidarın izlediği mevcut yol çok kısa bir süre içinde enflasyonu arttırarak asgari ücret zamlarını eritir. Yani enflasyon sorununu çözmediğiniz müddetçe asgari ücreti 10 bin lira yapsanız bile vatandaşın alım gücünü ve refahını artıramazsınız. Eğer ki milletimize bir faydanız dokunsun istiyorsanız öncelikle enflasyonu düşürün. Ama şimdiden söyleyeyim ne Nebati Bakan’ın ışıltılı gözleri ve boş sözlerine ne de Sayın Erdoğan'ın tarot fallarına bakarak enflasyonu düşüremezsiniz. Çünkü, enflasyonu düşürmek için, öncelikle memleketi, ‘Recep Tayyip Erdoğan retrosundan’ çıkartmak gerekir”

Ekonomiyi düzeltmek için Merkez Bankası ve TÜİK başta olmak üzere kurumlara bağımsızlıklarını yeniden iade etmek gerektiğini aktaran Meral Akşener

“Çünkü enflasyonu düşürmek için serbest piyasa kurallarını hiçe sayan uygulamalara derhâl son vermek, para ve maliye politikalarını uyumlu hâle getirmek gerekir. Enflasyonu düşürmek için Bay Kriz ve ucube sisteminden, kurtulmak gerekir” diye konuştu.

 “2022 YILI ‘KRİZ VE ENFLASYON YILI’ OLARAK TARİHTE YERİNİ ALDI”

Partili Cumhurbaşkanlığı Sistemiyle bir yılı daha geride bıraktıklarını bu ucube sisteme geçtiklerinden bu yana gelenin gideni arattığına dikkat çeken Meral Akşener şöyle devam etti:

“2022, 2021’i arattı. Zaten 2021 de, 2020’yi aratmıştı. Anlaşılan o ki bu iktidar başta olduğu sürece her yıl, bir öncekini aratmaya devam edecek. Şimdiye kadar, verdikleri hiçbir sözü tutmadılar. Hiçbir hedefi tutturamadılar. Hiçbir sorunu çözemediler. Beceriksiz yönetim anlayışları sayesinde Türkiye için 2022 yılı ‘Kriz ve enflasyon yılı’ olarak tarihte yerini almış oldu.

Milletimiz cefayı çekerken, onlar da sefasını sürdüler. İşsizliği, yüzde 5’e çekeceklerdi. Peki ne oldu? Yüzde 10’da tutmak, büyük bir başarı oldu. 2023’te millî gelirimiz 25 bin dolar olacaktı. Peki ne oldu? 9 bin dolara razı olundu”

“NEREYE EL ATTILARSA FOS ÇIKTI”

Bu iktidar ne söylediyse yalan çıktığını bu iktidar nereye elini attıysa fos çıktığını dile getiren Akşener sözlerine şöyle devam etti:

“ Bu iktidar elinde topladığı tüm yetkilere rağmen devlet yönetiminde çırak çıktı. Şimdiye kadar yapabildikleri tek şey oluşturdukları ekonomik yıkıntının üzerine, branda sermek oldu. İşte bu yüzden de ülkeyi yönetmek yerine algıyı yönetmeyi seçtiler. Gerçeklerle yüzleşmek yerine yalanlarda boğulmayı seçtiler. Demokratikleşmek yerine otoriterleşmeyi seçtiler. Nitekim bu sebeple; 2022 yılı da sansürlerle, baskılarla ve yasaklarla geçti. Medyayı ele geçirdikleri yetmedi sosyal medyaya ellerini uzattılar. Yalanla beslenen siyasetlerine dezenformasyonu bahane kıldılar. Düşünenin hain olduğu, konuşanın çürük olduğu, itiraz edenin terörist olduğu, hak arayanın şükürsüz olduğu, ‘Ekrem’ olmanın ise düpedüz suç olduğu, onlar gibi düşünmeyen herkesin düşman olduğu ucube bir düzen kurdular.

20 yıl önce, demokratikleşme iddiasıyla çıktıkları yolda siyaseti ve yargıyı bir dayatma aracı yaparak hukuku her alanda askıya alarak, ‘dediğim dedik, çaldığım düdük’ anlayışıyla milletimize aba altından sopa göstermeye çalıştılar. Ama diğer yandan da en çok onlar demokrasi demeye başladılar.

“GELDİKLERİ GİBİ SANDIKTA GİDECEKLER”

En çok onlar özgürlük demeye başladılar. En çok onlar hak, hukuk, adalet demeye başladılar. Ne yaparlarsa yapsınlar şuur altlarındaki hırslarını, törpüleyemediler. Koltuğa tapan nefislerini köreltemediler ve milleti yok sayan nankörlüklerini gizleyemediler. ‘Millet iradesi’ diye diye geldiler işlerine gelmediği anda millet iradesini çiğnediler. Ama hiç merak etmeyin er ya da geç çiğnedikleri millet iradesinin altında ezilip çekip gidecekler. Hem de geldikleri gibi gidecekler. Sandıkla gidecekler”

“BİR ÜLKEDE OTORİTE T6EK BİR KİŞİDE TOPLANMIŞSA ORADA DEMOKRASİDEN SÖZ EDİLEMEZ”

Bir ülkede denge ve denetleme mekanizmalarının çalışmaması, şeffaflık ve hesap verilebilirliğin olamaması üstüne üstlük tüm otoritenin de tek bir kişide toplanması halinde o ülkede demokrasiden söz edilemeyeceğini aktaran Meral Akşener

“Eğer ki medya iktidar tarafından hukuki ve finansal açıdan kontrol altına alınmışsa o sisteme demokrasi denemez. Eğer ki bir yönetimin hukukla adaletle bağı kopmuşsa, eğer ki, bir sistemde sırf sistemin başındaki kişi gıcık oluyor diye sırf sistemin başındaki kişinin gururu incinmiş diye sırf sistemin başındaki kişi korkuyor diye, ülkenin en büyük şehrinin belediye başkanına, her türlü mobbing yapılıyor, her türlü kumpas kuruluyorsa o sistem, otoriter bir sistemdir. O sistemin başındaki zat da bir otokrattır. Ve demokratik bir ülkenin geleceği asla ve asla tek bir kişinin keyfine bağlanamaz. İşte biz, tam olarak bu yüzden 2017 yılından beri, Türkiye’yi otoriterleşmeye mahkûm eden bu ucube sisteme ‘Hayır’ diyoruz. Kuvvetin kaynağının milletten alınıp, tek bir kişiye verilmesine ‘Hayır’ diyoruz. Milletten başka hakem olmasına ‘Hayır’ diyoruz. Haksızlığa, keyfiliğe ve zulme ‘Hayır’ diyoruz. Güdümlü demokrasiye ‘Hayır’ diyoruz. Bu tavrımız dün de böyleydi bugün de böyle yarın da böyle olacak.” Diye konuştu

Anahtar Kelimeler:
  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN
Çınar: “Yeşilyurtu planlı yatırımlarla geleceğe hazırlıyoruz”Önceki Haber

Çınar: “Yeşilyurtu planlı yatırımlarla g...

Osmaniyede 21 bin 575 kişiye eğitim verildiSonraki Haber

Osmaniyede 21 bin 575 kişiye eğitim veri...

Yorum Yazın

Başka haber bulunmuyor!

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar