Gıtlık yıllarını bizler yaşadık
Aç kalsak ta sorumluluk taşıdık
Garibanlık yıllarında üşüdük
Pencereden yol gözlemek zorumuş.
Odun çektim, duvar ördüm yılmadım
Emeğimin karşılığın almadım
Sağlığımın kıymetini bilmedim
Pencereden yol gözlemek zorumuş.
Kapı, pencereler, kaşık yapardım
Çıra ile ateşleri yakardım
Kazma kazar buğdayları ekerdim
Pencereden yol gözlemek zorumuş.
Düldül Dağları'nda çok davar güttüm
Askerlikte hasta oldum hep yattım
Allah nasip etti ben hacca gittim
Pencereden yol gözlemek zorumuş.
Kınacı olurdum, yardım ederdim
Bahçe ilçemize yaya giderdim
Pamuk toplar borçlarımı öderdim
Pencereden yol gözlemek zorumuş.
Hasta komşulara vurdum iğnesin
Kendim diktim ceketimin düğmesin.
Ben bilirdim keçi, inek sağmasın
Pencereden yol gözlemek zorumuş.
Tarla gıraç mahsulleri dermedim
Hile yapıp tapuları vermedim
Yaşım doksan altmış beşlik görmedim.
Pencereden yol gözlemek zorumuş.
Çok çalıştım tarla, bahçe yurt tuttum
Yoklukla, kıtlıkla çocuk okuttum
Zaman zaman düştüm beynim kanattım
Pencereden yol gözlemek zorumuş.
Karı göçtü, ben yanına göçmedim
Yalnızlık zorumuş suyum içmedim
Üç yıl oldu televizyon açmadım
Pencereden yol gözlemek zorumuş.
Savurmadım mallarını saklıyom
Onun yastık, yorganını kokluyom
Ben burada ölümümü bekliyom
Pencereden yol gözlemek zorumuş.
Yavrularım uzaklarda gelmiyor
Torunlarım gelse bile kalmıyor
Yıllar geçti benim yüzüm gülmüyor
Pencereden yol gözlemek zorumuş.
Dost akraba bura gelirler mola
Beni pencereden görürler mola
Arayıp beni de bulurlar mola
Pencereden yol gözlemek zorumuş.
