Fibroblastlar ve bazı diğer hücreler tarafından üretilen kolajenin en temel görevleri bağ dokusunu kuvvetlendirmek, organ, doku ve yapılara; direnç, esneklik ve hareket serbestliği vererek vücut bütünlüğünü korumaktır.
Fibroblastlar ve bazı diğer hücreler tarafından üretilen kolajenin en temel görevleri bağ dokusunu kuvvetlendirmek, organ, doku ve yapılara; direnç, esneklik ve hareket serbestliği vererek vücut bütünlüğünü korumaktır.
Aynı zamanda kolajen, bağırsakta da bulunmaktadır. Bu nedenle genel vücut sağlığının yanı sıra sindirim sağlığına da katkıda bulunmaktadır.
Kolajen İçeren Besinler
Et ve Et Suyu
Et ve kemik suyu vücudun ihtiyaç duyduğu kolajeni sağlamak açısından oldukça önemli besinlerdir. Kısık ateşte uzun süre pişirilen kemiğin, kolajenle birlikte prolin, glisin ve glutamin gibi pek çok kıymetli aminoasit ortaya çıkardığı bilinmektedir. Et ve kemik suyunda bulunan kolajen Tip 1 kolajendir.
Yeşil Yapraklı Sebzeler
Kolajen içeren besinler arasında yeşil yapraklı sebzeler de bulunmaktadır. Bunların tamamında deride bulunan prokollajen miktarını yükselten klorofil bulunmaktadır. Klorfil bunun yanı sıra insan cildini, yaşlanmaya neden olan UV ışınlarından ve serbest radikallerden de korumaktadır.
Omega 3 Yağ Asitleri
Omega 3 yağ asitlerinden de kolajen desteği almak mümkündür. Kolajen üretimi için gerekli olan yağ asitleri ton balığı ve somon gibi soğuk su balıklarının yanı sıra badem, ceviz, fındık, kaju gibi besinlerden de alınabilmektedir.
Narenciye (C Vitamini)
C vitamini kolajen üreten fibroblastları desteklemekte ve deri altına nüfus ederek elastin ve kolajen üretiminin artmasına yardımcı olmaktadır. Bu özelliğiyle C vitamini yaşlanma karşıtı kozmetik ürünlerinin vazgeçilmezi haline gelmiştir. Cildi ultraviyole ışınlardan koruduğu gibi, serbest radikal hasarını da azaltır.
Sarımsak
Bileşeninde sülfür içeren gıdaların derideki kolajen üretimini destekledikleri bilinmektedir. Bu nedenle özellikle sarımsak olmak üzere lahana ve soğan gibi kükürt içeren besinler vücudun kolajen ihtiyacını karşılamaktadır.
Kırmızı Meyve ve Sebzeler
UV ışınları cilde temas ettikleri zaman derideki kolajenin parçalanmasına sebep olurlar. Kırmızı meyve ve sebzelerde bulunan ellagik asit içeriği bu parçalanmayı önlemektedir. Bu nedenle ahududu, elma, kızılcık, çilek, vişne gibi bazı meyveler vücutta kolajen azalmasını engellemektedir. Bu sayede hücrede bulunan DNA2da zarar görmemektedir.
Avokado ve Avokado Yağı
E vitamini açısından oldukça zengin olan avokado yaşlanmanın etkilerini azaltmayı sağlayan bitki steroidleri içermektedir. Bunun yanı sıra omega 3 yağı kaynağı olan avokado vücudun ihtiyaç duyduğu kolajeni üretmesinin yanı sıra cilt kanseri riskini de azaltmaktadır.
Yumurta Beyazı
Kemik suyunda olduğu gibi yumurta beyazında da prolin ve glisin amino asitleri bulunmaktadır. Kolajenin yanı sıra yumurta, karaciğer detoksikasyon üretimi için gerekli olan kükürtü de içermektedir. Bu nedenle kolajen düşmanı olan toksinler vücuttan kolayca atılabilmektedir.
Yorum Yazın