"Sağlık Bakanlığımız ile bir çalışma yapılarak, yoğun turist trafiği sağlayan havalimanlarına test merkezleri oluşturma kararı alındı"
Antalya - Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, yoğun turist trafiği sağlayan havalimanlarına test merkezleri oluşturulacağını belirterek, "Kendi ülkesinde test yaptıranlar da rahatlıkla gelebilecek. Ama test yaptırmaya vakti olmamış, yaptıramamış olanlara da alanda test hizmetini Sağlık Bakanlığı verecek" dedi.
Ersoy, Muğla'nın Bodrum ilçesinde NTV canlı yayınında, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgının turizme etkileri ve beklentilere ilişkin açıklamalarda bulundu.
Türkiye'ye davet edilen misafirlerin nasıl testten geçirileceği yönündeki soru üzerine Ersoy, "Sağlık Bakanlığımız ile bir çalışma yapılarak, yoğun turist trafiği sağlayan havalimanlarına test merkezleri oluşturma kararı alındı. Kendi ülkesinde test yaptıran turistler var. Biz onlara da yasaklama koymuyoruz illaki bizim ülkemizde test yaptırmak zorunda değilsiniz." diye konuştu.
Sağlık Bakanlığının kriterleri kapsamında gerekli testlerin yapılacağını, 72 saat gibi bir kriter olacağını anlatan Ersoy, bunları Bilim Kurulu ile görüşüp, yakında karara bağlayacaklarını belirtti.
"Kendi ülkesinde test yaptıranlar da rahatlıkla gelebilecek. Ama test yaptırmaya vakti olmamış, yaptıramamış olanlara da alanda test hizmetini Sağlık Bakanlığı verecek. Bununla ilgili test merkezlerinin oluşturulmasıyla ilgili çalışmaları başlattı." diyen Ersoy, haziran başı itibarıyla yoğun turist getiren havalimanlarında bu test merkezlerinin açılmaya başlayacağını vurguladı.
Sadece turistlere değil, yurt dışından gelen tüm misafirler için bu testlerin uygulanacağını ifade eden Ersoy, pratik testler olduğunu, bir saati geçmediğini söyledi.
Laboratuvar yoğunluğuna göre bazen 3-4 saati de bulabileceğini dile getiren Ersoy, "Havalimanında beklemek zorunda değiliz. Testi yaptırırsınız, oteline gelene kadar sonuç çıkar zaten. Test kriterleriyle ilgili hızlı düzelmeler ve gelişmeler oluyor. Sonuçta tüm gelişmeler pozitif oluyor. Sağlık Bakanlığımız yeni kitler de açıklıyor. Yerli kitler üzerine de çalışılıyor, Sanayi Bakanımız da açıkladı. Test merkezlerimize yansıtacağız. Test merkezi işi bu hafta tamamen netleştirmiş, çözümlenmiş olur." dedi.
Ersoy, konaklama tesislerini kapatma kararları olmadığını ancak hava ve yolcu trafiği kapatıldığı için işletme sahiplerinin tesisleri kapatmak zorunda kaldığını dile getirdi.
"Gelir gurubu yüksek turistin de bölgeye gelmesini salayacağız"
"Ege Turizm Merkezi Çeşme etabı", "Ege Turizm Merkezi Didim etabı" diye iki proje hazırladıklarına değinen Ersoy, dün Çeşme'de projenin detaylarını tartıştıklarını bildirdi.
Dünyanın örnek göstereceği bir proje olacağını ifade eden Ersoy, tüm konseptler üzerine çalıştıklarını, hem Büyükşehir Belediyesi hem de Çeşme Belediyesinin içinde olduğu bir komisyon oluşturduklarını belirtti.
Bazı oda ve üniversitelerin de içinde olduğu komisyon oluşturduklarını hatırlatan Ersoy, komisyonun ilk geniş katılımlı toplantısını dün yaptığını, bundan sonra düzenli yapacaklarını söyledi.
Komisyonun kriterleri tartışıp, önce konsepte sonra mimari grup veya konsorsiyum oluşturularak, üzerinde mutabık kalınan konseptleri araziye yerleştireceğini bildiren Ersoy, "Büyük çoğunluk mutabık kaldıktan sonra bunlar plana dökülecek. Sonra tahsis ve yatırım aşamasına geçilecek. Böyle bir yol haritası belirledik." dedi.
Akdeniz bölgesinin toplam turist kapasitesinin yüzde 40'ını aldığına işaret eden Ersoy, şöyle konuştu:
"Marmara bölgesi de yüzde 40'lık kısmını alıyor. Ege bölgesi yüzde 10'luk, diğer bölgelerimiz de diğer kalan yüzde 10'luk kısmını alıyor. Aslında Ege Bölgesi hak ettiği yerin çok altında, çok daha yüksek kapasite alıyor olması gerekiyor. Sorun nedir? Sezonun kısalığı. Çeşme bölgesi 60, 90 günlük sezona sığdırılmış durumda. Ağırlıklı olarak tek tip yani sadece yerli turiste hitap eden turizm anlayışı oluşturulmuş aslında, o da villa turizmi ağırlıklı olarak. Normal turizm ekonomisinden farklı bir yapı gelişmiş. O bağlamda biz alanı geliştirirken turizm merkezi etabını, özellikle sürdürülebilir turizmin esası olan 12 aylık turizm aktivitelerinin neler olması gerektiğinin üzerine çalıştık. Gelir gurubu yüksek turistin de bölgeye gelmesini sağlayacağız."
Ersoy, yatay mimarinin esas alındığı, yoğunluğun düşük planladığı, doğa ve çevrenin ön planda tutulduğu, her türlü çevresel sertifikasyonun içinde olduğu, özellikle kıyı alanlarının genel kullanım alanına açık planlanan bir proje olduğunu bildirdi.
Proje bittiğinde dünyanın sayılı projeleri olarak Türkiye'ye kazandırılacağını belirten Ersoy, bundan sonraki turizm yatırımlarında örnek alınacağını, çok ciddi istihdam yaratacağını belirtti.
İş gücü ve ekonomi, Türkiye'nin kişi başı gecelik turizm gelirlerinin çok yukarıya taşınması açısından çok faydalı bir proje olduğuna dikkati çeken Ersoy, Didim projesinin arazinin yüzde 97'sinin kamu arazisi olduğuna değindi.
(Sürecek)
Yorum Yazın