Milliyetçi Hareket Partisi Osmaniye Milletvekili Doç. Dr. Ruhi Ersoy, artan Milliyetçilik ve Atatürk sevgisinin emperyalistlerin kalıntılarını rahatsız ettiğini söyledi.
Milliyetçi Hareket Partisi Osmaniye Milletvekili Doç. Dr. Ruhi Ersoy, artan Milliyetçilik ve Atatürk sevgisinin emperyalistlerin kalıntılarını rahatsız ettiğini söyledi.
MHP MYK Üyesi ve Osmaniye Milletvekili Doç. Dr. Ruhi Ersoy, TBMM genel kurulunda son zamanlarda gündemde olan bazı yayın organlarında Atatürk’e hakaret edilmesi ile ilgili olarak MHP grubu adına konuştu.
Doç. Dr. Ruhi Ersoy, MHP grubu olarak Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün isminin tartışma konusu yapılmasından rahatsız olduklarını belirtti ve bu tartışmalara sebep olanları, Atatürk’e hakaret edenleri milletin meclisinin kürsüsünde milletin huzurunda şiddetle kınıyoruz dedi.
Özellikle son zamanlarda artan Atatürk karşıtı söylemlerin, hadsiz sözlerin sebebini artan milliyetçi havadan ve Atatürk sevgisinden rahatsız olanların bilinçli konuşmaları olarak değerlendiren Ersoy, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kuruluş felsefesi ile oynanamayacağı gerçeğinin görülmesi emperyalistlerin bugünkü artıklarını çok rahatsız etmişe benziyor dedi.
Milliyetçi Hareket Partisi olarak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü Türk aklının temsilcisi, Cumhuriyetin kurucusu olarak niteleyen Ersoy, Başbuğ Alparslan Türkeş’in Türk devletinin kazanımlarının koruyucusu, Lider Devlet Bahçeli’nin de bu kazanımları geleceğe taşıyanı, Türk Milletinin sözcüsü olarak gördüklerini belirtti.
Bugün Atatürk’e hakaret etme cüretini gösterenlerin sözde muhafazakâr kişilikler olmasını değerlendiren Ersoy, “oysaki Osmanlının din anlayışının çöktüğü bir ortamda yeniden Matüridî aklını iktidar kılan, Diyanet İşlerini 1932'de kuran ve ilk Kur'an tercümesini yaptırarak Allah'ın kelamını doğrudan öğrenme arzusuyla milletiyle bütünleştiren ve Sahih-i Buhari tercümelerinden Hamdi Yazır'a Kur'an tefsirlerine kadar, cami inşaatlarından Rıfat Börekçi'yle birlikte verdiği mücadelelere kadar dinin sağlıklı anlaşılmasında önemli misyonlar üstlenen Mustafa Kemal Atatürk'tür dedi.
"Sadece seccademi serdiğim yer memleketim, nevibeşer milletim." denilemeyeceğini vatansız, milletsiz ve devletsiz Müslümanlığın tamamlayıcı unsuru olmadığını yaşayarak hep birlikte görmüş ve dönemin de entelektüel anlamda, akademik anlamda tartıştığımız pek çok muhafazakâr kesimin -tırnak içerisindeki- siyasal İslamcı geleneğinden gelenler de bu hakikati yaşayarak gördü” diyen Ersoy, Vatan, millet, devlet, bayrak olmadan Dinin yaşanmayacağı gerçeğini görenler bu nedenle meydanlarda yeniden "Türkiyem"ler söylediler, büyük Türk milletinin şerefli ay yıldızlı al bayrağını ve Mustafa Kemal Atatürk'ü miting meydanlarına taşıdılar” dedi.
Ersoy ayrıca, Atatürk üzerinden milletin ayrışmasına, kamplaşmasına karşı Lider Devlet Bahçeli’nin “Türkiye'nin kurtuluşu temel olarak Anıttepe'yle Kocatepe arasına çekilmiş bir halattan geçer, o halatın adı da milliyetçi harekettir." dediğini hatırlatarak “15 Temmuz hain FETÖ kalkışmasındaki ihanet girişiminde din adına, Müslümanlık adına bu milletin silahının bu milletin evlatlarına nasıl çekilebileceğini gören bu süfli anlayış da bir kez daha kaybetmiştir ve Mustafa Kemal'in öngörüsüyle ortaya koyduğu laiklik anlayışıyla, hürriyetçilik, şahsiyetçilik anlayışıyla, demokrasi anlayışıyla kamuoyu yeniden tanışma imkânı bulmuştur.” dedi.
Yorum Yazın