Abone ol
Ankara’da yaşayan 33 yaşındaki Feyza Özkan Taşkın, rahmindeki 13 santimlik miyom nedeniyle ağrı ve sık idrara çıkma gibi sorunlar yaşıyordu.
Ankara’da yaşayan 33 yaşındaki Feyza Özkan Taşkın, rahmindeki 13 santimlik miyom nedeniyle ağrı ve sık idrara çıkma gibi sorunlar yaşıyordu.
Tedavi için birçok uzmana başvuran Taşkın, gittiği her yerden tek seçeneğin miyomu açık ameliyatla çıkarmak olduğu cevabını aldı.
Miyomun yerleşim yeri nedeniyle ameliyat sırasında rahminin de alınma riski bulunan Feyza Özkan Taşkın, işlemi kapalı ameliyatla yapabilecek bir doktor aramaktan vazgeçmedi.
Taşkın, Memorial Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Doç. Dr. Önder Koç tarafından gerçekleştirilen “Laparoskopik Miyomektomi” uygulaması sayesinde konforlu bir şekilde sağlığına kavuştu.
“Doktorum güvenimi boşa çıkarmadı”
13 santimlik miyomunun büyümeye devam etmesi nedeniyle Memorial Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Doç. Dr. Önder Koç’a başvuran Feyza Özkan Taşkın’a yapılan tetkiklerin ardından “Laparoskopik Miyomektomi” işlemi yapılmasına karar verildi. İşlem sonrasında Taşkın, “Daha önce gittiğim tüm doktorlar bu büyüklükteki bir miyomu kapalı yöntemle çıkarmanın mümkün olmayacağını söylemişlerdi. Önder Bey’e ilk muayeneye geldiğimde miyomun kapalı cerrahi ile alınabileceğini belirtti. Çok mutlu oldum ve doktoruma sonuna kadar güvendim. Operasyon sonucunda bu güvenim boşa çıkmadı. İşlem sırasında rahmim zarar görmedi. Bir çocuk annesiyim ve istediğim zaman yeniden anne olabileceğim. Son derece konforlu ve çok başarılı geçen işlem sonrasında kısa sürede iyileştim” diye konuştu.
Laparoskopik deneyim çok önemli
Doç. Dr. Koç, miyomların yerleşim yerlerine ve büyüklüklerine bağlı olarak gebeliğe engel olabileceğini belirterek, “Feyza Hanım’ın miyomunun yerleşim yeri ve büyüklüğü sebebiyle gittiği birçok doktor kapalı cerrahinin mümkün olamayacağını kendisine iletmiş. Kapalı cerrahi uygulamalarda laparoskopik deneyim bir üst ihtisas alanıdır. Dolayısıyla bu tarz miyom ameliyatlarından önce işlemin kapalı olarak yapılmasının mümkün olup olmadığını öğrenmek için mutlaka bu alanda uzman bir hekimden ikinci görüş almak gerekir” dedi.
Hastamız kısa sürede sağlığına kavuştu
Doç. Dr. Önder Koç, Feyza Özkan Taşkın’ın sağlığına kavuşma süreciyle ilgili olarak şu açıklamalarda bulundu: “Feyza Hanım’ın operasyonu 3 saatte yapıldı ve ardından tek gece hastanede kalıp taburcu oldu. Bu tarz büyük miyomlara uygulanan işlemler, kapalı cerrahi uygulamalarındaki en zor vakalar grubundadır. Doğru tetkikler, doğru yaklaşım ve iyi bir ön değerlendirme süreciyle birlikte başarılı sonuçlar almak mümkündür. “Laparoskopik Miyomektomi” işleminin en önemli özelliği hastanın çok çabuk ayağa kalkması ve günlük hayata çok hızlı bir dönüş sağlamasıdır. İşlem 5 milimetrelik küçük deliklerden girilerek yapılır ve sonrasında dikişe gerek olmaz. Bu nedenle yara kısa sürede iyileşir. Batın açılmadığı için bağırsaklar da fonksiyonlarına aynen devam eder. Hasta ameliyattan 5 saat sonra ayağa kalkar ve ertesi gün iş ve sosyal hayatına geri dönebilir.”
Tedavi için birçok uzmana başvuran Taşkın, gittiği her yerden tek seçeneğin miyomu açık ameliyatla çıkarmak olduğu cevabını aldı.
Miyomun yerleşim yeri nedeniyle ameliyat sırasında rahminin de alınma riski bulunan Feyza Özkan Taşkın, işlemi kapalı ameliyatla yapabilecek bir doktor aramaktan vazgeçmedi.
Taşkın, Memorial Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Doç. Dr. Önder Koç tarafından gerçekleştirilen “Laparoskopik Miyomektomi” uygulaması sayesinde konforlu bir şekilde sağlığına kavuştu.
“Doktorum güvenimi boşa çıkarmadı”
13 santimlik miyomunun büyümeye devam etmesi nedeniyle Memorial Ankara Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Bölümü’nden Doç. Dr. Önder Koç’a başvuran Feyza Özkan Taşkın’a yapılan tetkiklerin ardından “Laparoskopik Miyomektomi” işlemi yapılmasına karar verildi. İşlem sonrasında Taşkın, “Daha önce gittiğim tüm doktorlar bu büyüklükteki bir miyomu kapalı yöntemle çıkarmanın mümkün olmayacağını söylemişlerdi. Önder Bey’e ilk muayeneye geldiğimde miyomun kapalı cerrahi ile alınabileceğini belirtti. Çok mutlu oldum ve doktoruma sonuna kadar güvendim. Operasyon sonucunda bu güvenim boşa çıkmadı. İşlem sırasında rahmim zarar görmedi. Bir çocuk annesiyim ve istediğim zaman yeniden anne olabileceğim. Son derece konforlu ve çok başarılı geçen işlem sonrasında kısa sürede iyileştim” diye konuştu.
Laparoskopik deneyim çok önemli
Doç. Dr. Koç, miyomların yerleşim yerlerine ve büyüklüklerine bağlı olarak gebeliğe engel olabileceğini belirterek, “Feyza Hanım’ın miyomunun yerleşim yeri ve büyüklüğü sebebiyle gittiği birçok doktor kapalı cerrahinin mümkün olamayacağını kendisine iletmiş. Kapalı cerrahi uygulamalarda laparoskopik deneyim bir üst ihtisas alanıdır. Dolayısıyla bu tarz miyom ameliyatlarından önce işlemin kapalı olarak yapılmasının mümkün olup olmadığını öğrenmek için mutlaka bu alanda uzman bir hekimden ikinci görüş almak gerekir” dedi.
Hastamız kısa sürede sağlığına kavuştu
Doç. Dr. Önder Koç, Feyza Özkan Taşkın’ın sağlığına kavuşma süreciyle ilgili olarak şu açıklamalarda bulundu: “Feyza Hanım’ın operasyonu 3 saatte yapıldı ve ardından tek gece hastanede kalıp taburcu oldu. Bu tarz büyük miyomlara uygulanan işlemler, kapalı cerrahi uygulamalarındaki en zor vakalar grubundadır. Doğru tetkikler, doğru yaklaşım ve iyi bir ön değerlendirme süreciyle birlikte başarılı sonuçlar almak mümkündür. “Laparoskopik Miyomektomi” işleminin en önemli özelliği hastanın çok çabuk ayağa kalkması ve günlük hayata çok hızlı bir dönüş sağlamasıdır. İşlem 5 milimetrelik küçük deliklerden girilerek yapılır ve sonrasında dikişe gerek olmaz. Bu nedenle yara kısa sürede iyileşir. Batın açılmadığı için bağırsaklar da fonksiyonlarına aynen devam eder. Hasta ameliyattan 5 saat sonra ayağa kalkar ve ertesi gün iş ve sosyal hayatına geri dönebilir.”
Yorum Yazın