Abone ol
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, hükümeti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirerek, "Şuandaki yönetim başta Erdoğan olmak üzere demokrasiden, hukuk devleti değerlerinden uzak bir biçimde Türkiye'yi yönetmeye çalışıyorlar ve gittikçede batıyorlar. Onlar batsınlar ama Türkiye'yi batırmasınlar." dedi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, hükümeti ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı eleştirerek, "Şuandaki yönetim başta Erdoğan olmak üzere demokrasiden, hukuk devleti değerlerinden uzak bir biçimde Türkiye'yi yönetmeye çalışıyorlar ve gittikçede batıyorlar. Onlar batsınlar ama Türkiye'yi batırmasınlar." dedi.
Partisinin Osmaniye İl Başkanlığını ziyaret eden Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu, İl Başkanı Kemal Tabak, Merkez İlçe Başkanı Ali Temiroğlu, Toprakkale Belediye Başkanı CHP'li İbrahim Demirci , kadın Kolları Başkanı Dilek Güvenç ve partililer tarafından karşılandı. Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Tanrıkulu, Türkiye'nin 13 yılda giderek, demokrasisin demokrasi olmaktan, hukuk devletinin hukuk devleti olmaktan ve yargısının yargı olmaktan çıktığını söyledi.
TÜRKİYE ONLARIN DEĞİL, 76 MİLYONUN, HEPİMİZİN
Türkiye'nin başka bir noktaya taşındığını ve giderekte otoriter bir yönetimin ve anlayışın yönetimi altına girdiğini kaydeden Tanrıkulu, "Bunu bütün özellikleriyle de görüyoruz. Şuandaki yönetim Başta Erdoğan olmak üzere demokrasiden, değerlerinden, hukuk devleti değerlerinden uzak bir biçimde Türkiye'yi yönetmeye çalışıyorlar ve gittikçede batıyorlar. Onlar batsınlar ama Türkiye'yi batırmasınlar. Bu Türkiye onların değil, Türkiye 76 milyonun, hepimizin. Onların Türkiye'yi batırmasına müsaade etmeyeceğiz." dedi.
ONLARIN DAVASINI ÜSTLENECEK AVUKAT OLMAZ
Yolsuzluk, rüşvet ve demokrasi dışı davranışların bütün dünyada mahkum edilen davranışlar olduğunu belirten Tanrıkulu, "Parlamentoda Salı günü oylanacak, inanın tümünü okudum tümünü dinledim, yine söylüyorum bu dört bakandan herhangi birisi veya Erdoğan veya yakınları doğru dürüst bir avukat bürosuna gitseler onların davasını üstlenecek avukat olmaz. Niye olmaz biliyor musunuz, bu delillere göre mahkum olursunuz derler. Bir tanesine yanlış demediler, montaj dediler montaj olmadığı adli tıp raporuyla ortaya çıktı. Mecliste kendi atadıkları Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) görevlisi, uzman bilir kişi çok açık bir şekilde ortaya koydu, dedi ki 'bu üç bakanın bakanlık dönemindeki mal varlığındaki artış gelirleriyle orantılı değil' dedi. Bunun Türkçesi bunlar rüşvet almışlar, gizleyememişler gizleyemedikleri paralarla da ev almışlar başka şeyler almışlar. Buna rağmen o komisyon karar veremedi." dedi.
'240 BİN AVROYU ELDEN ALDIM DİYOR'
90 yılda hiç bir Cumhurbaşkanının siyasi bir partinin gurup yönetim kuruluyla toplantı yapmadığını kaydeden Tanrıkulu şunları söyledi: "Dün ne oldu? Cumhurbaşkanı, Adalet ve Kalkınma Partisi Gurup Yönetim Kurulunu nereye çağırdı Kaçak saraya. Hani tarafsızdın, hani yemin ettin, tamam anladık halk oyu ile seçildin ama geldin yemin ettin halen bu anayasa var. 90 yılda hiç bir Cumhurbaşkanı bir siyasi partinin gurup yönetim kuruluyla toplantı yapmamıştır. Birde kim var toplantıda, Komisyondan başkan vekili AKP'li milletvekili. Ayıptır, günahtır, zulümdür, Türkiye'ye zulümdür gerçekten. Salı günü parlamentoda oylanacak, dün gördünüz 240 bin avro'luk bir makbuz oteldeki bir kağıda yazılır mı?. öyle bir yazıyı pavyonlarda şarkıcıdan şarkı istemek için yazarsın, çok alışkınlar biliyorlar bu yöntemleri gerçekten. 240 Bin avroyu elden aldım diyor, ne alıyorsunuz nerden alıyorsunuz, o parayı nereden getirdi, nerden elden verdi nasıl verdi?. Otel evrakına elden aldım diye imza atmış."
VİCDANLARI İLE CEPLERİ ARASINDA SIKIŞMIŞ DURUMDALAR
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, "Kamu, toplum vicdanında bunlar mahkum olmuştur. Salı günü umarım vicdanlı 53 tane milletvekili çıkar vicdanlarına göre karar verirler. Ben buradan sesleniyorum bu milletvekillerinin elleri cebinde ise eğer, onları aklayacaklar, yüce divana göndermeyecekler. Ama elleri vicdanlarında ise ben biliyorum ki evet diyecekler. Ama maalesef vicdanları ile cepleri arasında sıkışmış durumdalar." dedi.
Konuşmasının ardından, Tanrıkulu, daha sonra partilileriyle basına kapalı bir şekilde görüştü.
Partisinin Osmaniye İl Başkanlığını ziyaret eden Genel Başkan Yardımcısı Tanrıkulu, İl Başkanı Kemal Tabak, Merkez İlçe Başkanı Ali Temiroğlu, Toprakkale Belediye Başkanı CHP'li İbrahim Demirci , kadın Kolları Başkanı Dilek Güvenç ve partililer tarafından karşılandı. Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Tanrıkulu, Türkiye'nin 13 yılda giderek, demokrasisin demokrasi olmaktan, hukuk devletinin hukuk devleti olmaktan ve yargısının yargı olmaktan çıktığını söyledi.
TÜRKİYE ONLARIN DEĞİL, 76 MİLYONUN, HEPİMİZİN
Türkiye'nin başka bir noktaya taşındığını ve giderekte otoriter bir yönetimin ve anlayışın yönetimi altına girdiğini kaydeden Tanrıkulu, "Bunu bütün özellikleriyle de görüyoruz. Şuandaki yönetim Başta Erdoğan olmak üzere demokrasiden, değerlerinden, hukuk devleti değerlerinden uzak bir biçimde Türkiye'yi yönetmeye çalışıyorlar ve gittikçede batıyorlar. Onlar batsınlar ama Türkiye'yi batırmasınlar. Bu Türkiye onların değil, Türkiye 76 milyonun, hepimizin. Onların Türkiye'yi batırmasına müsaade etmeyeceğiz." dedi.
ONLARIN DAVASINI ÜSTLENECEK AVUKAT OLMAZ
Yolsuzluk, rüşvet ve demokrasi dışı davranışların bütün dünyada mahkum edilen davranışlar olduğunu belirten Tanrıkulu, "Parlamentoda Salı günü oylanacak, inanın tümünü okudum tümünü dinledim, yine söylüyorum bu dört bakandan herhangi birisi veya Erdoğan veya yakınları doğru dürüst bir avukat bürosuna gitseler onların davasını üstlenecek avukat olmaz. Niye olmaz biliyor musunuz, bu delillere göre mahkum olursunuz derler. Bir tanesine yanlış demediler, montaj dediler montaj olmadığı adli tıp raporuyla ortaya çıktı. Mecliste kendi atadıkları Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) görevlisi, uzman bilir kişi çok açık bir şekilde ortaya koydu, dedi ki 'bu üç bakanın bakanlık dönemindeki mal varlığındaki artış gelirleriyle orantılı değil' dedi. Bunun Türkçesi bunlar rüşvet almışlar, gizleyememişler gizleyemedikleri paralarla da ev almışlar başka şeyler almışlar. Buna rağmen o komisyon karar veremedi." dedi.
'240 BİN AVROYU ELDEN ALDIM DİYOR'
90 yılda hiç bir Cumhurbaşkanının siyasi bir partinin gurup yönetim kuruluyla toplantı yapmadığını kaydeden Tanrıkulu şunları söyledi: "Dün ne oldu? Cumhurbaşkanı, Adalet ve Kalkınma Partisi Gurup Yönetim Kurulunu nereye çağırdı Kaçak saraya. Hani tarafsızdın, hani yemin ettin, tamam anladık halk oyu ile seçildin ama geldin yemin ettin halen bu anayasa var. 90 yılda hiç bir Cumhurbaşkanı bir siyasi partinin gurup yönetim kuruluyla toplantı yapmamıştır. Birde kim var toplantıda, Komisyondan başkan vekili AKP'li milletvekili. Ayıptır, günahtır, zulümdür, Türkiye'ye zulümdür gerçekten. Salı günü parlamentoda oylanacak, dün gördünüz 240 bin avro'luk bir makbuz oteldeki bir kağıda yazılır mı?. öyle bir yazıyı pavyonlarda şarkıcıdan şarkı istemek için yazarsın, çok alışkınlar biliyorlar bu yöntemleri gerçekten. 240 Bin avroyu elden aldım diyor, ne alıyorsunuz nerden alıyorsunuz, o parayı nereden getirdi, nerden elden verdi nasıl verdi?. Otel evrakına elden aldım diye imza atmış."
VİCDANLARI İLE CEPLERİ ARASINDA SIKIŞMIŞ DURUMDALAR
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, "Kamu, toplum vicdanında bunlar mahkum olmuştur. Salı günü umarım vicdanlı 53 tane milletvekili çıkar vicdanlarına göre karar verirler. Ben buradan sesleniyorum bu milletvekillerinin elleri cebinde ise eğer, onları aklayacaklar, yüce divana göndermeyecekler. Ama elleri vicdanlarında ise ben biliyorum ki evet diyecekler. Ama maalesef vicdanları ile cepleri arasında sıkışmış durumdalar." dedi.
Konuşmasının ardından, Tanrıkulu, daha sonra partilileriyle basına kapalı bir şekilde görüştü.
Yorum Yazın