Abone ol
Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi (OKÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Gökhan Baktemur, çilekte asla hormon olmayacağını belirterek, "Aksine çileğe hormon verilirse meyveleri daha da küçük olmaya başlar." dedi.
Osmaniye Korkut Ata Üniversitesi (OKÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Görevlisi Gökhan Baktemur, çilekte asla hormon olmayacağını belirterek, "Aksine çileğe hormon verilirse meyveleri daha da küçük olmaya başlar." dedi.
İLK DEFA TOPRAKSIZ TARIMDA ÇİLEK YETİŞTİRİCİLİĞİ
Üniversite seralarında yaklaşık 4 yıldır örtü altında modern çilek yetiştiriciliği yapıldığını belirten "Buradaki amacımız Osmaniye ilinde çilek yetiştiriciliğinin de yaygınlaştırılmasını sağlamak. Bununla ilgilide Osmaniye stratejik tarım planı kapsamında yaklaşık bir 500 dönümlük bir arazide çilek yetiştiriciliğini hedeflemiştik. Burada yaklaşık 10 çeşit çileklerimiz bulunmakta. İçerisinde doğal olan, bizimde ülkemizde artık kaybolmaya yüz tutmuş Osmanlı çeşidinin yanı sırada 3-4 çeşidimiz daha var. Bazıları biraz iri ve bazıları da küçüktür meyvelerin. Çilekte şöyle bir kanı vardır, 'Hormonlu çilek' derler ki çilekte asla hormon olmaz. Aksine çileğe hormon verilirse meyveleri daha da küçük olmaya başlar. Bunlar hep çeşit özelliğidir, kimileri iri kimileri küçük olurlar. Osmaniye'de ilk defa topraksız tarımda çilek yetiştiriciliği için ön denemesini yaptık. Yavaş yavaş onunda datalarını aldıktan sonra yakında sunacağız." dedi.
OSMANİYE'DE YETİŞEN ÇİLEKLERİN TADI DAHA İYİ
Amaçlarının örnek olabilmek olduğunu belirten OKÜ Rektörü prof. Dr. Orhan Büyükalaca ise "İnsanlarımız birisi uygularsa onu görüp kendisi yapmaya çalışıyor.Buradaki amacımız da örnek olabilmek, Osmaniye'de bunun yapılabilirliğini göstermek. Bilimsel olarak ta kanıtlandı, Osmaniye'de yetişen çileklerin tadı, Çukurova bölgesine göre oldukça daha iyi. Bunun nedeni ise gece gündüz sıcaklık farkının biraz daha yüksek olmasıdır. Yani aynı çileği Çukurova'da başka bir yerde yetiştirdiğinizde bu tadı alamıyorsunuz. Bu bilimsel olarak ölçülebilen bir kavram. Osmaniye'de meyve yetiştiriciliği çok yaygın değil çünkü meyve ve sebze biraz zahmetli olduğu için daha çok tarla bitkileri yetiştiriciliği söz konusu. Tarla bitkileri yetiştiriciliği de bilindiği gibi çok zahmet gerektirmeyen bir iş, yılda belki 20 defa gidildiğinde yapılabilecek bir iştir. Ama böyle bir işe girdiğiniz zaman sabah akşam işin içinde olmanız lazım. Mutlaka Osmaniye, tarımda bu tür çeşitliliği de yapmak zorunda. Bizim amacımız da cüzi bir katkı sağlayabilmek. Tek amacımız örnek olabilmek" diye bilgi verdi.
İLK DEFA TOPRAKSIZ TARIMDA ÇİLEK YETİŞTİRİCİLİĞİ
Üniversite seralarında yaklaşık 4 yıldır örtü altında modern çilek yetiştiriciliği yapıldığını belirten "Buradaki amacımız Osmaniye ilinde çilek yetiştiriciliğinin de yaygınlaştırılmasını sağlamak. Bununla ilgilide Osmaniye stratejik tarım planı kapsamında yaklaşık bir 500 dönümlük bir arazide çilek yetiştiriciliğini hedeflemiştik. Burada yaklaşık 10 çeşit çileklerimiz bulunmakta. İçerisinde doğal olan, bizimde ülkemizde artık kaybolmaya yüz tutmuş Osmanlı çeşidinin yanı sırada 3-4 çeşidimiz daha var. Bazıları biraz iri ve bazıları da küçüktür meyvelerin. Çilekte şöyle bir kanı vardır, 'Hormonlu çilek' derler ki çilekte asla hormon olmaz. Aksine çileğe hormon verilirse meyveleri daha da küçük olmaya başlar. Bunlar hep çeşit özelliğidir, kimileri iri kimileri küçük olurlar. Osmaniye'de ilk defa topraksız tarımda çilek yetiştiriciliği için ön denemesini yaptık. Yavaş yavaş onunda datalarını aldıktan sonra yakında sunacağız." dedi.
OSMANİYE'DE YETİŞEN ÇİLEKLERİN TADI DAHA İYİ
Amaçlarının örnek olabilmek olduğunu belirten OKÜ Rektörü prof. Dr. Orhan Büyükalaca ise "İnsanlarımız birisi uygularsa onu görüp kendisi yapmaya çalışıyor.Buradaki amacımız da örnek olabilmek, Osmaniye'de bunun yapılabilirliğini göstermek. Bilimsel olarak ta kanıtlandı, Osmaniye'de yetişen çileklerin tadı, Çukurova bölgesine göre oldukça daha iyi. Bunun nedeni ise gece gündüz sıcaklık farkının biraz daha yüksek olmasıdır. Yani aynı çileği Çukurova'da başka bir yerde yetiştirdiğinizde bu tadı alamıyorsunuz. Bu bilimsel olarak ölçülebilen bir kavram. Osmaniye'de meyve yetiştiriciliği çok yaygın değil çünkü meyve ve sebze biraz zahmetli olduğu için daha çok tarla bitkileri yetiştiriciliği söz konusu. Tarla bitkileri yetiştiriciliği de bilindiği gibi çok zahmet gerektirmeyen bir iş, yılda belki 20 defa gidildiğinde yapılabilecek bir iştir. Ama böyle bir işe girdiğiniz zaman sabah akşam işin içinde olmanız lazım. Mutlaka Osmaniye, tarımda bu tür çeşitliliği de yapmak zorunda. Bizim amacımız da cüzi bir katkı sağlayabilmek. Tek amacımız örnek olabilmek" diye bilgi verdi.
Yorum Yazın