Afrin'ne gitmek için dilekçe verdiler

Osmaniye Merkeze bağlı Cevdetiye Beldesi'ndeki Geçici Barınma Merkezi'nde kalan Suriyeli Türkmenler, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) Afrin'e düzenlediği Zeytin Dalı Harekatı'nda gönüllü olarak görev almak için Askerlik Şubesi'ne dilekçe verdiler.  

Ellerinde Türk ve Türkmen bayrağı bulunan yaklaşık 200 kişilik gurup, kaldıkları kamptan araçlarla Musa Şahin Bulvarı üzerindeki askerlik şubesi önüne geldiler.

"Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından Afrin'de yapılan 'Zeytin Dalı' operasyonunda gönüllü olarak görev almak istiyorum" yazılı ve imzalı dilekçeleri bulunan kalabalık, burada yapılan duanın ardından yetkililerle görüştüler. 



Kampta kalan Albay Ahmet Arnavut, Bayırbucak Türkmlenleri olarak, Türkiye'nin yarasına, acısına, tatlısına, her zaman kan ve can vermeye, toprağını korumaya hazır olduklarını söyledi.  Türkiye Cumhuriyeti Devletine kendi davalarına sahip çıktığı için teşekkür eden Hüseyin Taybe ise Suriye Türkmenleri olarak bu mücadelede Türk Askerine her zaman destek olmak istediklerini ve bu operasyona katılmak için herkesin Osmaniye kampından gönüllü geldiğini ifade etti. kamp Cami İmamı Derviş Derviş ise Suriyeli Türkmenler olarak kendilerini yaklaşık 6-7 yıldır barındırdığı için Türk hükümetine ve milletine teşekkür etti. Derviş, "Türk Askerinin Afrin'de başlatmış olduğu operasyonun camilerimizde, kur'anlarla, dualarla zaferini bekliyoruz inşallah. Türkiye Devletini bizde desteğe geldik, burada Türk askeri bizi nerede görevlendirirse hepimiz askerimizin arkasındayız, desteğimiz sonsuzdur." diye konuştu. 

Memleketinde 30-40 sene önce Tır şoförlüğü yaptığını ifade eden Muahmmed Şireki ise "Aracımda Türk bayrağını gezdirirdim. Esad istihbaratı, yakaladı beni. Beni tutup Türk Bayrağını Tır'ın içinde gezdiriyorum diye sorguladılar. Sen nerelisin dediklerinde 'Ben Bayırbucak Türkmen'iyim dedim. Niye taşıyorsun dediklerinde 'Ben bu bayrağın aşığıyım' dedim. 48 saat beni yerin altında dövüp, tırnaklarımı kırdılar, başımı gözümü kırdılar. yinede bu Türk bayrağından vazgeçmedim. Esed'in askerleri evimi bitirdi, arabamı aldı, yinede bu Türk Bayrağı için sürüne sürüne buraya geldim. Ne mutlu dünyada ne mutlu Türk'üm diyene." dedi.